Her 3 hastadan 2’sinde sürekli ve şiddetli seyrediyor
Hastalığın erken döneminde kendiliğinden iyileşme görülebilmektedir. Her 3 hastadan 2’sinde hastalık sürekli ve şiddetli seyreder. Bu hastalarda uzun süre yatakta kalmaya bağlı olarak kas erimesi ve postüral kan basıncı düşüklüğü görülebilmektedir.
Kronik yorgunluk sendromlu hastalarda, fizik muayene sonuçları genelde normaldir. Bu sendrom diğer birçok hastalıkla benzer belirtileri gösterdiği için teşhiste kullanılan tek bir laboratuvar bulgusu yoktur.
Hastalığın teşhisi kronik yorgunluğa sebep olan tıbbi durumlar ve psikiyatrik hastalıklar dışlandıktan sonra konulmaktadır.
64
Kronik yorgunluk sendromuyla baş etmek için alınması gereken önlemler:
- Stres azaltılmalı, uyku alışkanlığı iyileştirilmeli ve düzenli egzersiz alışkanlığı edinilmelidir.
- Sıcak yaz günlerinde ağır yiyecekler yerine zeytinyağlı hafif yiyecekler tercih edilmelidir.
- Susuz kalmanın metabolizmayı yavaşlatarak yorgunluğa yol açtığı unutulmamalı ve su tüketimi artırılmalıdır.
- Uyku ritminin düzene sokulması ve uyku kalitesinin artırılması için “uyku hijyeni” uygulanmalıdır. Uyku öncesinde kafeinli, alkollü içeceklerden, nikotinden, aşırı yağlı yiyeceklerden ve aşırı aktiviteden kaçınılmalıdır.
- Her gece aynı saatte uyumak alışkanlık haline getirilmelidir.
- Her gün güneş ışınlarının dik gelmediği saatlerde 20 dakika boyunca güneş koruyucu olmadan güneşlenilmelidir.
- Düzenli egzersizlere kısa süreli, düşük yoğunluklu ve hafif şiddetli programlarla başlanmalıdır.
- Başlangıçta günde 5 dakika eklem hareket açıklığı egzersizleri ve nazik germe egzersizleri yapılmalı, hastanın kas gücü dayanıklılığı artıkça egzersizlerin süresi ve şiddeti artırılmalıdır.
- Alınan tüm önlemlere rağmen yorgunluğun uzun süre geçmediği durumlarda vakit kaybetmeden doktora başvurulmalıdır.
65
Tedavi kişiye özel belirlenmeli
Kronik yorgunluk sendromunun tedavisi kişiye özel olmalıdır. Tedavide amaç hastalık semptomlarını iyileştirmektir.
Kişiye özel belirlenen egzersiz uygulamalarının düzenli olarak yapılmasının yanı sıra hastaya psikolojik destek vermek de çok önemlidir. Tedavide esas, hasta ve ailesi ile düzenli bir iletişim sürdürmektir.
Bu görüşmelerle ve düşük dozlu ilaç tedavisiyle hasta yakın izleme alınmaktadır. Tedavi süresince hasta her aşamada iyileşeceği yolunda cesaretlendirilmeli ve hasta, aile ve hekim yakın iş birliği içinde olmalıdır.
66
Bu site deneyimlerinizi kişiselleştirmek amacıyla KVKK ve GDPR uyarınca çerez(cookie) kullanmaktadır. Bu konu hakkında detaylı bilgi almak için tıklayın. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.