Düğünde çeyrek takılır, Japon diye farklı sanmayın!
Japonya’da bir düğüne katıldınız, hak geçmesin diye düşündüğünüzden çeyreği bozdurup gelin ve damada eşit miktarda paylaştırdınız! Sizin ağzınız kulaklarınızda, keyfiniz yerinde! Görevinizi yerine getirip Japonlarla kasap havası oynamak, harman dalına eşlik etmek için hazır bulunuyorsunuz ancak üzerinizdeki sevimsizlik yüklü bakışlar bir türlü azalmıyor! Sizce neden? Peki hiç mi sormadınız “burada adet nedir, evlenen çifte ne tür hediyeler alınır, ne yapmam yakışık alır” diye? Zira gelin ve damada eşit ölçüde para takmak bir tür; “inşallah ayrılırsınız” dileği oluyor ve takdir edersiniz ki buralarda hiç de hoş karşılanmıyor. Siz siz olun ortak bir hayat için adım atan çiçeği burnunda hiçbir çifti birbirinden ayırmayın, çeyrekten vazgeçmeyin!
Ne enseye tokat ne keltoşa şaplak, Tayland ciddiyet ister!
Esasen budizmi kabul eden her millette biraz bulunur! İnanışa göre kutsal kabul edilen kafa bölgesine sulu şakalar yapmak ne tercih ne de kabul edilebilir. Tayland, Malezya gibi Budizm inanışının yaygın olduğu coğrafyalarda askerlik arkadaşım deyip kafa sevemez, açık ense görünce günlerden de cumaysa, şakayla karışık bir tokat yapıştıramazsınız! Aslına bakarsanız öfkelendirmekten ziyade onur kırıcı bir davranış olarak karşılanabilecek, kafayı hedef alan her hareketten kaçınmakta, mesafeyi olabildiğince korumakta fayda var!
Kuzey Avrupa’da gereksiz konuşmayın!
Yaşamda hepimizin özen göstermesi gereken, ağzımızdan çıkacak sözlere mukayyet olmamızı öğütleyen bir gelenek aslında sıradaki! Hepimiz gün içinde önümüze gelen her konuda fikir yürütmeye, vazifemiz olmayan işlere sıkça ve itinayla burunlarımızı sokmaya, bir dokunana bin ah işittirmeye fazlasıyla bayılıyor, çok konuşmayı da genelde marifet sayıyoruz! Ama bakınız Kuzey Avrupa’ya; “gereksiz muhabbet etmek kabalıktır” demiş, zarafet için sessizlik ilan etmiş! Ne de güzel etmiş. Sırf bu yüzden Kuzey Avrupa’ya gidip harika bir alışkanlık kazanılabilir. İnsanlar kendilerine sorulandan fazlasını söylememek, dillerini kontrol etmek konusunda böylece ehlileşebilir. Harika bir ahlak kuralıymış, biz çok sevdik!
Taksiye yalnız binen öne oturur, Avustralya’da şoförünüz yok sizin!
Avustralya’ya gittiniz ve muhtemelen seyahatinizin herhangi bir bölümünde taksi kullanmayı tercih ettiniz! Yalnız başınıza otelinize binmek için durdurduğunuz taksinin önünde, en kritik andasınız! Öne mi binersiniz yoksa arkaya mı? Bu kez yolcu şoför adabıyla ilgili Avustralya’nın küçük bir ricası var! Yalnız başınızaysanız, ön koltuk da dolayısıyla boşsa; lütfen arkaya oturup nazik şoförünüzün kalbini kırmak yerine, yanına oturup yol arkadaşlığı edin! Zira yalnızsanız ve geçip arkaya kurulduysanız, saygısızca davrandınız!