Çevrelerinde onların davranışlarını kontrol eden ve iyi hissetmelerine yardımcı olacak yetişkin bulamayan üç kardeşin yeme bozuklukları kronik hale geldi ve sürekli bir şeyler yer oldular ve kimse onların yediklerini kısıtlamayı düşünmedi.
Brandie, 'Ailemiz ayrıldıktan sonra istediğimizi yaptık.' derken, Clarence o günlere ilişkin şunları söyledi: 'Kimsenin bizi disipline etmediği tek şey yediğimiz yemekti. Sürekli daha fazla yemeye başlayan üç kişiydik ve liseyi bitirene kadar birkaç yıl içinde çok fazla kilolu hale gelmiştik.'
Aralarında en şişman olanı Clarence'ın bakıma muhtaç hale gelmeye başlaması ise diğer iki kardeş üzerindeki sorumluluğu arttırdı. Ancak onlar da kiloları nedeniyle hareket etmekte ve kardeşlerinin bakımlarını yürütmekte zorlanıyorlardı.
Artık bu duruma bir çözüm bulmaları gerektiğini fark ettiler ve yaşadıkları kasabadaki doktorlara başvurdular. Ancak yaşadıkları yer küçük bir kasabaydı ve obezite tedavisi ile cerrahisini uygulayabilecek donanımda ekip ve ekipmanları yoktu. Bu durum 3 kardeşin umudunu daha da kırdı ancak yılmadılar. Kendi başlarına kilo verebileceklerini düşünerek yediklerini kısıtlayıp daha fazla hareket etmeye çalıştılar.