Bir başka konu da bebeğin cinsiyetiyle ilgili. Kurala göre anne ve babaların bebeklerinin cinsiyetini asla ve asla doğum anına kadar halka açıklamaması gerekiyor. Hatta birçoğu kendileri de bebeklerinin kız mı erkek mi olacağını dünyaya gelene kadar bilmiyor. Kate Middleton, ikinci bebeğinin kız olacağının ipuçlarını giysileriyle vermişti ve onu dikkatle takip eden birçok kişi bebeğin cinsiyetini tahmin etmişti. Hatta söylentilere göre bu davranışı yüzünden Kraliçe Elizabeth tarafından cezalandırılmıştı.
Bu arada Kraliyet ailesinde her ne kadar son zamanlarda artık bu anlayış terk edilmiş olsa da erkek bebek takıntısı vardı. Gelelim bu konuda anlatılan tüyler ürpertici olaylara.
Eskiden dış etkenlerin hamilelik sırasında çocuğun cinsiyetine etkisi olduğuna inanılırdı. 15. yüzyılda, 7. Henry'nin annesi Margaret Beaufort'un bu sebepten ötürü hamileliği boyunca bir odaya kapatıldığı ve içeri ışık girmemesi için anahtar deliğinin bile kapatıldığı yazar tarih kitaplarında. Işığın ve ısının kız çocuk getirdiğine inanılan dönemlerde kraliçe bile olsanız bu kurallardan kaçamıyordunuz.
Peki doğum sırasında neler oluyor? Geçmişten başlayarak anlatalım: Sonuçta geleceğin kralı doğabilir o yüzden herkes merak etmekte haklı diyebilirsiniz ama ebelerin, doktorların, yardımcı kadınların ve bazı saray görevlilerinin doğum sırasında orada olmalarının sebebi ölü doğabilecek bir bebeğin başkasıyla değiştirilerek hanedanın tehlikeye atılmasını önlemek olduğunu söylememize izin verin. Bu âdetin zirve yaptığı yıllar Katolik Kral 2. James'in dönemine denk gelir. James'in oğlu Edward Francis doğana kadar bütün çocukları ölü doğar ve bu durum bir Katolik olan kralı Protestan çevrelerde küçük düşürür. James de doğum odasına 40'tan fazla gözlemciyi alarak kendisinin ve eşinin sağlıklı birer Katolik olduklarını kanıtlamak istemiştir.