Karşınızda hem doğum yapmış, hem de kusursuz fiziğiyle genç bir anne duyruyor: Bergüzar Korel.
Geçen yıla damgasını vuran 'Muhteşem Yüzyıl' dizisinin Kanuni'si, nam-ı diğer 'Sülüman'ı Halit Ergenç'in biricik eşi Bergüzar Korel, Elle'nin Ağustos sayısı için birbirinden güzel bikinili pozlar verdi.
"Beni soğuk ve mesafeli sanıyorlar"
Araya ekran girdiğinde birçok kişinin onu soğuk ve mesafeli sandığını söyleyen Korel, "konuşmaya başladığımda aslında hiç öyle olmadığımı söylüyorlar" diye de ekliyor.
Bergüzar, güzel gözlerin ve anlamlı bakışların bir kadını ne kadar güzelleştirebileceğinin de farkında.
"Bir insan ilerleyen zamanlarda ne kadar estetik yaptırırsa yaptırsın yaşını bakışları belli ediyor; aynı şekilde kişinin güzelliği de bakışlarına yansıyor. Şimdi mesela çok mutlu olduğum için kendimi güzel hissediyorum" diyor.
"Halit, babama hiç benzemiyor"
Halit Ergenç'in babasına hiç benzemediğini söyleyen Korel; "Karakter olarak çok farklılar. Tek ortak noktaları, ailelerine düşkün olmaları. Hemen her kız çocuğu gibi ben de babama aşıktım. Ancak ona benzeyen bir insanla olmayı tercih etmedim. Evet, o iyi bir babaydı; ancak eş olarak zor biriydi. Sevgisiyle sınırlarını belirleyen bir adamdı", diyor.
Halit’le çok özgürüm. Hayatımızda hiçbir kural, hiçbir mecburiyet yok. Sadece özgürlük var. İkimizin yarattığı bir özgürlük. İlk defa her anımı bir insanla yaşıyor ve kendimi bu kadar özgür ve mutlu hissediyorum.” diyor.
"Bana konuşmayı öğretti"
Aşkları her zaman çok konuşuldu. Herkes birşeyler söyledi ilişkileri hakkında. Ama onlar hep sustu.
Bergüzar bu durumu, "bizim hikayemiz çok uzun ama bunu anlatmayı, bu konuda konuşmayı hiçbir zaman tercih etmedik" diye savunuyor.
Halit Ergenç'in ona konuşmayı, konuşularak birçok şeyin çözüleceğini öğretmesi Bergüzar'ın hayatında çok şeyi değiştirmiş.
"Bana hiçbir şeyi saklamamayı; düşündüğüm, hissettiğim her şeyi söyleyebilmeyi öğretti."
"Kıskanç olsam evliliğim sürer miydi?"
Oğlu Ali küçükken, kendini çok mutsuz hissettiğini söylüyor Bergüzar.
"Ali daha da küçükken, çalışırken, kendimi çok mutsuz hissettiğim zamanlar oldu. Yetersizlik duygusuyla baş edemiyordum. Zannediyordum ki her boş anım Ali’ye ait olmalı. Etrafımdakiler bunu çok abarttığımı söylüyordu. Neyse ki bunun benim veya Ali için iyi bir şey olmadığını öğrendim. Zamanla bu konuda da bir denge yakaladım.”
Peki ya 'sözde' o meşhur kıskançlığı? Gerçekten de eşini rol arkadaşlarından kıskanıyor muydu?
“Ben tüm bunları gerçekten yapıyor olsaydım bu evlilik sürer miydi? Özellikle son iki sene bu konu öyle bir noktaya geldi ki, dokuz yaşındaki bir kız çocuğu bile yanıma gelip bunu sorabiliyor. İnsanlar ekranda gördükleri her şeye çok inanıyorlar. Ben Halit’le evliyim, o da Bergüzar’la evli. Dizide bir karakteri canlandırıyoruz. Biz de herkes gibi işimizi yapıp, sonra normal hayatımıza devam ediyoruz” diyor lafı fazla uzatmadan.
"Muhteşem Yüzyıl'a devam etmeyeceğim"
Bergüzar'ı yakalamışken bu yılın en sansasyonel dizisi 'Muhteşem Yüzyıl'dan bahsetmemek olmaz. Hatırlanacağı gibi dizinin final bölümünde konuk oyuncu olarak yer alması, "acaba kadroya dahil mi oluyor" söylentilerini dile getirmişti.
“Bu tamamıyla Meral Okay ve Timur Savcı’nın ricasıyla gerçekleşti. Çok da keyifli oldu. Bu arada, diziye devam etmeyeceğim. Sadece bir bölümlük bir işti.
Hatta jenerikte ismimin geçmesini de istemedim. O bölümün tanıtımında da görünmeyip, akşam doğrudan dizide çıkayım, sürpriz olsun; olsun bitsin diye düşündüm. Meral Abla (Okay) dizinin kutlama yemeğinde ‘Senin için bir karakter yazdım. Sezon sonunda bir bölüm giriyorsun, haberin olsun’ dedi.
Yani önceden konuşulmuş, planlanmış bir şey değil. Yazdığı karakteri benim oynamamı düşündüğünü dile getirdikten sonra ben de ne oynayacağım diye sormadım. Yurtdışında da tanınan oyuncular bir diziye konuk oyuncu olarak girerler.
Bu yapımcının, senaristin ve oyuncunun birbirlerine karşılıklı yaptığı bir jesttir. Tabii ki kabul ettim. Keyifli bir deneyimdi. İş konusunda Halit kimseden benim için bir şey istemez. Bunun neden bu kadar sorgulandığını anlamıyorum. Sonuçta ben de bir oyuncuyum.”
"Denize peştamalla girsem yakalanmış olurum"
Malum yaz geldi. Sahiller cıvıl cıvıl… Kimi ünlüler yakalanma korkusuyla gözden uzak yerleri tercih ediyor güneşlenmek ve denize girmek için, kimileri de paparazzilerin kol gezdiği yerlerde tatilini yaparak 'yakalanmış' gibi yapıyor.
Komik geliyor Bergüzar'a bu düşünceler; "bikiniyle yakalanma meselesi çok komik. Denize peştamalla girsem ve beni çekseler, yakalanmış olacağım. Hepimiz bikini giyiyoruz!” diyor gülerek.