Usta sanatçı Ahmet Kaya'ın hayatı beyaz perdeye taşınıyor. Filmin çekimlerine Kaya'nın mezarının bulunduğu Fransa'nın başkenti Paris'te start verildi. Yönetmenliğini uluslararası pek çok ödüle sahip olan İranlı yönetmen Adnan Osman Shanaz ile Arafat Rüzgar'ın yaptığı film 16 kasım'da 27 ülkede birden vizyona girecek.
AHMET KAYA'NIN HAYATI BEYAZ PERDEYE AKTARILIYOR
Medyaradar'ın haberine göre; Türkiye, Almanya ve İsviçre ortak yapımı olan AHMEDO İki Gözüm filmin yönetmenliğini uluslararası pek çok ödüle sahip olan İranlı yönetmen Adnan Osman Shanaz ile Arafat Rüzgar yapıyor. Usta Sanatçı Ahmet Kaya'nın Malatya'da başlayan ve Paris'te son bulan hayatının konu edildiği filmde bir dönemin karanlıkta kalan gerçekleri ilk kez beyaz perdeye aktarılıyor.
HAFIZALARDAN SİLİNMEYECEK SAHNELERE YER VERİLECEK
Yapımcılığını 7. Sanat Sinema, Ökkeş Sevimli, Arafat Rüzgar ve Eşref Bukan'ın yaptığı filmde Ahmet Kaya'nın hayatına mal olan olaylar çarpıcı ve hafızalardan silinmeyecek sahnelerle izleyiciye sunulacak. Kimler Ahmet Kaya'yı hedef aldı?, Neden Ahmet Kaya?, Ahmet Kaya Paris'te neler yaşadı?, Ahmet Kaya vatan hasreti çekerken başka hangi acıları yaşadı? gibi pek sorunun cevabı AHMEDO İki Gözüm adlı filmde yer alacak.
BAŞROLÜN KİM OLACAĞI SIR GİBİ SAKLANIYOR
Senaristliğini Gönül Aktürk'ün yaptığı, yerli ve yabancı yüzlerce oyuncunun rol alacağı AHMEDO İki Gözüm adlı filmde Ahmet Kaya rolünü kimin oynadığı sır gibi saklanıyor. Öyle ki filmin setinde fotoğraf çekilmesine izin verilmiyor.
27 ÜLKEDE VİZYONA GİRECEK
Çekimleri Malatya, İstanbul ve Paris'te yapılacak olan film 16 Kasım 2019'da Türkiye ve 27 ayrı ülkede aynı anda vizyona girecek.
AHMET KAYA KİMDİR?
Ahmet Kaya 1957 yılında Malatya'ya göç etmiş olan bir ailenin beşinci çocuğu olarak doğdu. Babası Sümerbank mensucat fabrikasında çalışan bir işçiydi. İlkokulu Malatya'da okudu. Müzikle altı yaşında babasının hediye ettiği bağlama ile tanıştı. Okuldan geri kalan zamanlarında plak ve kaset satan bir dükkânda çalışmaya başladı. Ailesinin geçim sıkıntısı çekmesi nedeniyle 1972'de İstanbul Kocamustafapaşa'ya göç ettiler ve okulu bırakmak zorunda kaldı. On altı yaşında yasadışı afiş basmaktan hapse atıldı. Daha sonra birkaç arkadaşıyla birlikte Halk Birimleri Derneği'nin çalışmalarına katıldı. Bu çalışmaları sırasında çeşitli etkinliklerde bağlama çalmaya devam etti. Boğaziçi Üniversitesi'nde yapılan bir etkinlikte Ruhi Su ile tanışma fırsatı buldu ve Mahsus Mahal isimli Ruhi Su türküsünü söyledi. 1978 yılında Gelibolu'da askerlik yaptı, bu arada askeri orkestrada müzik çalışmalarına devam etti. Askerlik dönüşü Gülten Kaya ile evlendi ve 1982 yılında kızları Çiğdem doğdu. Bundan tam 5 yıl sonrada Melis isimli ikinci çocuğu dünyaya geldi. 16 Kasım 2000'de, Hoşçakalın Gözüm isimli albümünün kayıtlarını yaparken, Paris'in Porte de Versailles semtindeki evinde bir gece kalp krizi sonucu hayatını kaybetti. 17 Kasım 2000'de 30.000'in üzerinde kişinin katıldığı törenle Paris'in Père Lachaise Mezarlığı 71. bölüme gömüldü.