O zamanlarda fotoğraf çektirirken bile Tuğba'yı düşünerek fazla samimi olmadan, yanlarına çok sokulmadan çektiriyorum. Çünkü empati yapıyorum; Tuğba oyuncu olsaydı, ünlü olsaydı, fotoğraf çektirmek isteyenler olsaydı, ben ne düşünürdüm, ne hissederdim diyorum. Ona göre de davranıyorum zaten."

Oyunculuk teklifleri geldiğini söyleyen Rüzgar Erkoçlar, “İnsanlar beni eski halimle tanıdılar ekranlarda, öyle alıştılar. Ancak ben çekimler biter bitmez yine bu halime dönüyordum. Beni bu halimle görmedikleri için pek, yadırgayabilirler. Mesela dizilerde genelde başrolün bir sevgilisi, eşi olur. Bende bunu gördüklerinde garipseyebilirler. Ancak alışacaklarını düşünüyorum" dedi.

Kadınlara güven konusunda da konuşan Rüzgar Erkoçlar düşüncelerini şöyle ifade etti: "Kadınlara güvenilmez! Bir iş üzerine erkekler çok basit düşünürken kadınlar 10 farklı şey düşünebiliyorlar. Biraz da dedikoduyu seviyorlar. Erkekler yapmıyor demiyorum, ancak ben kendi adıma sevmiyorum. Kadınlar erkeklerden daha kapsamlı düşünüyor.

Benim için bir şeyin temeli neyse onu söyleyip geçiyorum, ancak kadınlar öyle değil. Uzun uzun anlatmayı seviyorlar. Gerçekten inanılmaz farklıyız sizinle. Beyinlerimiz çok farklı çalışıyor. Bizim duygularımız daha geri planda. Kadınken ben de öyleydim. Şimdi daha farklıyım. Gerçekten hormonların etkisi o kadar fazla ki. Örneğin kadınken matematiksel zekam çok düşüktü, şu an matematiğim kuvvetlendi."