Kanlı Postal 12 Eylül’de Diyarbakır Cezaevi'nde yaşananların beyazperdeye aktarıldığı Kanlı Postal'ın yönetmen koltuğunda Muhammet Arslan oturuyor. Filmin o dönemde işkenceye maruz kalan mahkûmlarla görüşülerek yazılan senaryosunda karakterlerin gerçek isimler kullanıldı. Diyarbakır Cezaevi’nde görev yapan ‘Yüzbaşı Esat’ın işkence ettiği mahkumları konu alan filmin başrollerinde Mesut Akusta, Turgay Tanülkü, Nevin Efe ve Mihriban Er yer alıyor. 2012 yılında çekimlerine başlanan filmin yönetmeni Muhammet Arslan, aynı filmin senaristliğini de üstleniyor.

Firak İki aşığın hüzünlü ayrılık hikayesinin anlatıldığı film, adını şairlerin dizelerinden alıyor. Filmin başrollerini Canan Atalay, Oktay Gürsoy ve Barış Gönenen paylaşırken, filmin senaryosu ve yönetmenliği ise Halil Özer'e ait.  Erkeklerin ve geleneklerin arasında sıkışmış genç bir kadının, geçmişte yaşanan evliliklere inat geleceği yeniden şekillendirdiği bir ayrılık ve kavuşma hikayesini anlatan Firak Rok Yapım tarafından vizyona giriyor. Abi, kardeş olan baş karakterler Orhan ve Ali, bir dağın tepesinde odun kömürü yaparak geçimlerini sağlamaktadır. Ormanda salep orkidelerinin peşine düşen Bahar, ormanda Orhan ve onun kardeşi Ali ile karşılaşır.

Her Şey Güzel Olacak Yazar Tomas Eldan'ın hayatı sevgilisiyle tartışıp arabasına atlayıp dolaşmaya çıktığı gün sonsuza dek değişecektir. Tomas amaçsızca dolanırken bir çocuğa çarpıp hayatını kaybetmesine yol açar. Bu kaza büyük bir travmaya neden olur. Aradan 12 yıl geçtiğinde Tomas olayın şokunu üzerinden atamamıştır. Bir şekilde hayatına anlam kazandırmaya çalışan Tomas, hayatına devam etmeye çabalasa da bunun için öncelikle kendini affedip geçmişle yüzleşmek zorundadır. Wim Wenders'ın yönetmenliğini yaptığı filmin oyuncu kadrosunda Rachel McAdams, James Franco, Charlotte Gainsbourg, Peter Stormare ve Marie-Josée Croze gibi isimler bulunuyor.

Sessizliğin Bakışı Endonezya’da yaşanan soykırımdan sağ kurtulmayı başaran bir aile, aile üyelerinden birinin ölümünden sorumlu olan adamlarla yüzleşir… Yönetmen Joshua Oppenheimer’ın 2012 tarihli 2012 belgeseli The Act of Killing, dünya çapındaki festivallerde çok ses getirmiş ve Oscar adayları arasına da girmişti. Aynı tarihi olay üzerinden ilerleyen ikinci film, bu sefer soykırım mağduru bir aileyi odak noktasına alarak, yaşanan acıları tüm çıplaklığı ile yeniden beyazperdeye taşıma amacı güdüyor. Filmin yapımcılığını ise Signe Byrge Sørensen üstleniyor.