Gençlik iksiri!
Yaşlanma ile vücutta ortaya çıkan deformasyonlar bir yana, yüzün yaşlanması genelde çok daha can sıkıcı bir durum… Yılların getirdiği çizgiler ve sarkmalar her kadının korkulu rüyası…
Uzmanlara göre yaşlanmanın en önemli belirtileri, yüzde oluşan kırışıklıklar ve sarkmalar. Maalesef ömür ilerledikçe yerçekimine karşı koyamayan cildimiz sayesinde yaşımızı saklama şansımızı kaybediyoruz.
Bir insanın yaşını ele veren nedir? Yüzünde oluşmuş kırışıklıklar mı, yoksa yüzdeki sarkmalar mı? Uzmanlara göre insanın yaşını kırışıklıklar değil sarkmalar ele veriyor. Yüz cildinin sarkmasının birçok nedeni var; güneşin cildimizde yarattığı hasar, sigara ve alkol tüketimi, stres, uykusuzluk, kötü ve dengesiz beslenme.
Bu saydıklarımız cildi yaşlandıran dış etkenler. Ama esas olan iç etkenler var ki onlar bu süreçte daha etkili olabiliyor.
Genetik yapı
Metabolik işlemler - vücuttaki hücresel yapım ve yıkım işlemleri.
Hormanal etkenler- belirli hastalıklar veya yaşlanma sonucu ortaya çıkan hormonal dengesizlikler.
Sarkmanın sonuçları ise genelde şöyle gözlemleniyor; sarkan gözkapakları ve kaşlar, yanak ve ağız arasında çok derin çizgilerin oluşması, yüz ovalinin bozulup yüzün kare şeklini alması, burun ucunun düşmesi, dudakların özellikle de üst dudağın incelmesi.
Doğal yaşlanma sürecinde belirli bir yaştan sonra yüzdeki sarkmanın önlenmesi çok zor. Bu konu o kadar gündemdedir ki neredeyse her gün yeni bir gençlik iksiri olarak bir kozmetik ürünü ya da bir cerrahi operasyon ortaya çıkıyor. Aslında bunlar çok yanlış çabalar değil, sonuçta yer çekimini kaldıramayacağımıza göre cildin yerçekimine karşı koyma gücünü artırmak daha mantıklı bir yol.
Ama sonuç olarak bu kadar çabaya rağmen herkes yaşlanıyor, herkesin yüzü belirli oranda sarkıyor. Çünkü kişi istediği kadar en yeni ve en pahalı kozmetiği kullansın, istediği kadar yıldız bir doktora yüz gerdirme operasyonu yaptırsın eğer kişi yaşlanıyorsa cilt de yaşlanıyor demektir. Suni yöntemler geçici olarak işe yarıyor gibi görünse de kalıcı çözüm sağlamıyor.
Burada bizim konumuza gelelim, Orijinal Yoga Sistemi’nin yaşlanma ve cildin sarkması üzerinde olumlu etkisi var mı? Tahmin edeceğiniz gibi bu konuyu yazmaya başladıysam cevap basit, tabi ki var. İkinci soru, Nasıl?
“Yoga çalışmasının ilk meyveleri; sağlık, az atık madde, parlak bir cilt, hafif bir beden, hoş bir koku ve tatlı bir sestir.” Şvetaşvatara Upanişada
Genellikle genetik özellikler seçim şansımızın olmadığı, ailemizden aldığımız mirastır. Cilt yapımız da çoğunlukla ebeveynimizden ya da onların ebeveyninden aldığımız özellikleri taşır. Ama Orijinal Yoga Sistemi öyle bir simyadır ki kişi buradaki teknikleri uygulayarak genetik özelliklerini bile değiştirebilir.
Cildin sarkmasının en önemli nedeni cildin gergin olmasını sağlayan kallojen ve elastin gibi maddelerin üretiminin yaşlanma sürecinde azalmasıdır. Bunlar cildi zamk gibi tutar ve gergin olmasını sağlar. Yaş ilerledikçe bu maddelerin üretimi azalır, cilt gevşer ve yerçekiminin etkisi ile aşağı doğru sarkmaya başlar.
Orijinal Yoga Sistemi’nde uygulanan birçok duruş ve nefes tekniği sayesinde bedenin genel sağlığı iyileştikçe cildin de sağlığı düzene girer ve eksikliği cildin gevşemesine neden olan maddelerin üretimi tekrar dengelenir. Böylece cilt gerginliğini korur, yerçekimine karşı direnir ve sarkmayı reddeder.
Cildin yapısı değişir, daha sıkı ve parlak hale gelir. Özellikle vücuttaki sistemler uyumlu hale geldikçe hücrelerdeki yıkım azalır, hücre yenilenme oranındaki düşüş yaş ilerlemesine rağmen durdurulabilir ve hatta artırılabilir. Böylece yaşlanma frenlenmiş olur ve kişi gençleşmeye başlar.
Gençliğin korunmasında hormonal sistemin sağlıklı olmasının da büyük rolü vardır. Yoga Academy’de yaptığımız tüm uygulamalar hormon salgı bezlerine direk veya dolaylı etki eder ve salgılarının düzene girmesini sağlar. Sağlıklı ve düzenli salgılanan hormonlar gençlik iksiri gibidir.
Tabi ki bedenin bir ömrü var, bu ömrün uzunluğu kişinin elinde değil ama o son güne kadar sağlıklı, canlı ve genç olmak kişinin elinde.
“Orijinal Yoga Sistemi içinizde bulunan gerçek güzelliğin dışa vurumudur.” Büyük Üstad Akif Manaf, Özlü Sözler 2. Kitap
Cildin taze, genç ve parlak olmasının önemli etkenlerinden biri de vücutta biriken toksinlerin etkili bir şekilde atılmasıdır. Vücut diri ve canlı olmalı ki cilt de diri ve canlı olsun. Yüzümüz vücudumuzdan ayrı bir parça değil. Bazıları sadece yüze yönelik belirli hareketler öneriyorlar ve bu şekilde yüzün gergin kalacağını iddia ediyorlar.
Ama bir insanın vücudu nasılsa yüzü de öyledir. Birazcık mantığı çalıştırırsak görürüz ki
yüzde dolaşan kan da tüm vücutta dolaşan kanın bir kısmıdır. Vücudu temizleyen dolaşım sistemimizdir. Kan dolaşımı bir yönü ile vücudumuza besinleri ulaştırır diğer yönü ile de besinlerden kalan artık maddeleri toplayıp vücuttan atılmasını sağlar.
Orijinal Yoga Sistemi’nde uyguladığımız beden hareketleri ve nefes teknikleri ile vücutta hem kan dolaşımını hızlandırıyoruz hem de kandaki oksijen miktarını artırarak kanın vücudu arındırma kapasitesini yükseltiyoruz.
Orijinal Yoga Sistemi vücudun günlük bakımıdır. Bu günlük bakımı yapan birisi kesinlikle herhangi birinden daha geç yaşlanacaktır. Her gün yapılacak 1 saatlik Yoga çalışması bütün kozmetik bakımlardan ya da cerrahi operasyonlardan çok daha etkili ve kalıcı sonuçlar verecektir.
Ayrıca insan kendini genç, mutlu, neşeli hissediyorsa bu mutlaka bedenine de yansır. O yüzden Yoga Academy’de güzel ve genç olmayan birisini bulamasınız.
“Orijinal Yoga Sistemi o kadar esnek bir sistemdir ki, onu istediğiniz şey her ne ise onun için kullanabilirsiniz.” Büyük Üstad Akif Manaf, Özlü Sözler 1. Kitap
Şems Uzuneser
Yoga Academy Eğitmeni
https://www.facebook.com/pages/Yoga-Academy/155455811146419
"Sitemizde köşe yazarı olarak yazı yazan tüm yazarlarımız yazdıkları yazı ve görüşlerden tamamıyla kendileri sorumludur. Köşe yazarlarının yazılarından dolayı İnternethaber Yayıncılık AŞ. (elmaelma.com) hiçbir şekilde yasal sorumluluk kabul etmemektedir."
