Deneysel kurguya dayanan araştırmada, önce çiftlerin var olan seks rutinleri ile ne kadar mutlu olduklarını ölçtüler. Ardından çiftleri deney ve kontrol grubu olacak şekilde iki gruba ayırdılar. Bir gruptan seks sıklıklarını iki katına çıkararak daha sık seks yapmalarını istediler. Diğer gruba da seks yaşantılarında hiçbir şey değiştirmemeleri yönünde yönerge verdiler. Örneğin, haftada 3 kez seks yapan bir çiftin bunu haftada 6’ya çıkarması ya da ayda 1 kez seks yapan bir çiftin bunu ayda 2’ye çıkarmasını istediler.

Araştırma 90 gün boyunca sürdü ve her günün sonunda, araştırmaya katılan çiftler aynı anketi internet üzerinden doldurdular. Bu anket ile araştırmacılar, çiftlerin duygu durumu ve çiftlerin her seks ilişkisinden elde ettikleri doyumu, yani seks ilişkilerinin kalitesini ölçtüler.

Bulgular araştırma ekibini oldukça şaşırttı. Araştırmacılar, seks sıklığının artmasının insanların duygu durumu üzerinde düşük de olsa negatif bir etkisinin olduğunu buldular. Bu, seks yapma sıklığı ile mutluluk arasında sebep-sonuç ilişkisi olduğu yönünde bilinen varsayımların tersiydi.

Bulgular, araştırmaya katılan ve daha çok seks yapmaları yönünde yönerge alan çiftlerin, zaman içerisinde sekse dair motivasyonlarının düştüğünü gösterdi. Bunun sonucunda da çiftlerin hem seks yaşamlarında hem de duygu durum kalitelerinde düşüş medyana geldi. Mutluluğun seksin ne sıklıkta olduğu değil, seksin kalitesi ile bir ilişkisi olduğu anlaşıldı.