Su içmiyorsanız Uyku sırasında vücut gün boyu içilen suyu emmeye devam eder. Bu durum da uyuduğunuz 8 saat boyunca vücudun sudan mahrum kalması demek oluyor. Bu nedenle sabah sabah uyandığınızda ağız kuruluğuna neden oluyor. Eğer tekrar sıvı alınmazsa enerji seviyesi aşağıya çekiliyor. University of Connecticut’taki Human Performance Laboratory’nin araştırması, orta seviyeli bir susuzluğun bile yorgunluğa neden olacağını söylüyor. Evden çıkmadan önce mutlaka su, çay ya da kahve gibi sıvı tüketmek gerekiyor.
7 3
Gece duşu Sıcak ve buharlı bir banyo kasları gevşeyebilir, stresi alabilir ve uyku getirebilir. Ancak duş ters etki de yapabilir. Derin uykuda vücut sıcaklığı 15,5 derece civarına geriliyor. Gece duş almak ise gece egzersiz yapmaya benziyor. Bunun iyi bir fikir olmadığı ise şöyle açıklanıyor: Uyumadan önce ılık duş aldığınızda vücut ısınız yükseliyor ve uykuya dalmak için gereken sıcaklık düşüşü gecikiyor. Tam aksine, sabah duş almak vücut sıcaklığını yükselterek ayılma ve enerji toplamaya yardım ediyor.
7 4
Antrenman zamanı Sabah antrenman yapmak pek çok kişiye zor gelebilir. Ancak sabah yürüyüş, sabah koşu ya da fitness salonunun yolunu tutmak, enerji seviyesini gün boyu yükseltebilir. Sabah antrenmanı endorfin seviyesini yükseltir, dokulara oksijen ve besin ile dolar. Dokulara fazladan oksijen dolması ise kalbin ve akciğerlerin daha iyi çalışması demek. Bu da gün boyu enerjinizin yüksek kalması sağlayabilir. Uzun bir antrenmana vaktiniz yoksa kısa bir yürüyüş bile enerjinizi yükseltmeye yardım edebilir.
7 5
Dışarıda az zaman geçirmek Mavi ışık, uykuyu getiren melatonin seviyesini düşürür ve bu da ayık kalmaya yardımcı olur. Bu yüzden dışarda olmak, gün ışığından faydalanmak gerekiyor. Güneş, aynı zamanda, enerji seviyenizi yüksek tutmanıza yardımcı olan D vitamini de sağlıyor. Araştırmalar, D vitamini eksikliğinin kronik yorgunluk sendromuna yol açtığını söylüyor. Eğer eksikliğiniz varsa, güneşe çıkarak kendinizi daha dinç hissetmeniz mümkün. Bu ise elbette bir anda değil; zamanla olacak bir şey.
7 6