Kalp-damar ve göğüs hastalıklarından korunmanın en önemli yolunun kişiliğin yanı sıra sakin ve stressiz bir mizacın ya da yaşam tarzının olması gerektiğine işaret eden Özel Yüzüncü Yıl Hastanesi Kalp-Damar ve Göğüs Cerrahisi Doç. Dr. Ertan Yücel, "Stres, tek başına bedenin genel dengesini bozarak, başta kalp-damar ve göğüs hastalıkları olmak üzere her türlü hastalıkta ön sıralarda bir etken olarak yer alır" dedi. Stresin ardından aşırı kalorili beslenme ve alınan kalorinin kullanılmamasının kas kütlesinin azalmasına yol açabileceğine işaret eden Yücel, ayrıca sigara, alkol, uyuşturucu, uykusuzluk, aşırı yorgunluk gibi faktörlerin yol açacağı sağlıklı yaşamın taşıyıcısı olan bedenin kötü kullanılmasının da bu hastalıklara davetiye çıkardığını belirtti. Günlük rutin yaşamımızda değişikliğe neden olan herhangi bir olayın stres verici olabileceğine dikkat çeken Ertan Yücel, “Stres içinde yaşayan kişide gerçekleşen kalp atışlarındaki hızlanma, kan basıncındaki artış, damar sertleşmesi hastalığının gelişmesinde önemli rol oynamaktadır" diye konuştu.
STRES NEDENİYEL ALKOL, SİGARA VE KALORİ ALIMINA DİKKAT
Stres nedeniyle artan alkol ve sigara tüketiminin ya da sigara içilen ortamlarda bulunmanın da bu hastalıklarda durumun daha da kötüleşmesine sebep olabileceğini ifade eden Doç. Dr. Ertan Yücel, kimi kişilerde stresle artan kalori alımının, beraberinde metabolik sendrom ve diyabet hastalığı gelişim riskini de arttırdığını söyledi. Stresin aynı zamanda kalp yetersizliği ve ritim bozuklukları gibi rahatsızlıkların daha da kötüleşmesine ve tedaviye cevabın azalmasına neden olduğunu kaydeden Yüzüncü Yıl Hastanesi Kalp-Damar ve Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Ertan Yücel, stresin kadınlar üzerinde erkeklere oranla etkilerinin daha ciddi olduğunu belirtti. Yücel, “Diyabet, hipertansiyon şişmanlık ve sigara kullanımı, özellikle stresin tetiklediği koroner kalp hastalığının daha genç yaşlarda oluşmasına ve hayat kalitemizi bozan önemli kalp damar hastalıklarına yol açar" dedi.
HAREKETSİZLİK, KALİTELİ YAŞAM İÇİN BÜYÜK TEHDİT
Doç. Dr. Ertan Yücel, teknolojinin getirdiği imkânların da kas hareketlerinin azalmasına yol açtığına dikkat çekerek, "Düzenli bedensel egzersiz veya yaklaşık bir saatlik yürüyüş, bacak kaslarını çalışmasının yanı sıra, kalbin etkin hemodinamik olarak çalışmasını ve devamlılığının sağlanmasını, göğüs kaslarının ve yardımcı solunum kaslarının gelişmesini, kasların görevlerini yapacak düzeyde sağlıklı kalmalarını, organların ve akciğerlerin hemodinamik olarak kullanılmasını ve devamlığını sağlar. Böylelikle bütün kas gruplarının ve solunum kaslarının erimesi de önlenir" diye konuştu.