Reflü sorunları ramazan döneminde çok sık ortaya çıkıyor, bu nedenle sulu ve katı karışık yemekler tercih edilmelidir. Çok tuzlu, çok şekerli, çok yağlı gıdalar tüketilmemelidir.
Bol posalı besinler tercih edilmelidir. Sebze ve meyveler mevsime uygun, bol posalı olanlar tercih edilmelidir. Bol posalı besinler ramazan ayında daha da önem kazanıyor. Çünkü ramazanda kabızlık sorunu da artıyor.
Genellikle pirinç pilavı yerine bulgur pilavı öneririz ancak ramazanda uzun açlık sonrası yenilen yemekler gaz sıkıntısına ve reflüye neden olabildiğinden bulgur pilavı dikkatle tüketilmelidir. Esmer pirinç burada tercih edilebilir veya makarna (kepekli-normal) yenilebilir.
İftarda ve sahurda mutlaka yoğurt-süt-ayran-kefir-cacık gibi süt grubu besinlerden 2-3 bardak tüketilmelidir. Gaz yapmıyor ise salatalarda veya yemeklerde kuru baklagil (kuru fasülye, nohut, mercimek) katılabilir, böylece protein alımına katkı sağlayabilirsiniz.
İftar ve sahur arasındaki sürede 2-2,5 Litre su içilmeye çalışılmalıdır. İftardan 1-1,5 saat sonra bir ara öğün ile meyve tüketimi, y ada meyveli veya sütlü bir tatlı tüketimi tercih edilebilir. Yine yatmadan 2 saat öncesinde de bir ara öğün yapılabilir.
Ramazan ayı açlık sürelerinin uzaması, günlük sıvı ihtiyacının kısa saatler içerisinde yeterince karşılanamamasından dolayı beslenme düzeninin bozulduğu bir dönemdir. Kilo alımları bu dengesizlik nedeniyle artar ancak istisnai de olsa bazı insanlar bu dönemde kilo kaybı yaşayabilir.
Son yıllarda ramazan ayının günlerin uzun olduğu yaz mevsimine gelmesi nedeniyle açlık süreleri uzamakta ve beslenme konusunda sıkıntı yaşanıyor. Sabah saat 04:00 civarı sahur yapılıp, saat 20:00-21:00 arası iftar yapılacak olması açlık süresini 16-17 saate çıkarıyor. Açlık sürelerinin uzaması yapılması gereken öğün sayısının azalmasına, tüketilecek su miktarının azalmasına, metabolizmanın yavaşlamasına neden oluyor. Böylece oruç tutulan dönemlerde kilo alımı artıyor.