Hastalıktan mustarip olan kişiler kabuslar görür ve kabuslar hareketli ve korkutucu rüyaların, rüya görenin REM uykusu aşamasında canlanmasıdır. Bu rüyalar, yaşamamızın doğal bir parçasıdır ve biz onları kabuslar olarak deneyimleriz. Fakat kimi bireylerin korkutucu rüya deneyimleri endişe verici ve rahatsız edici bir evreye dönüşebilmektedir.

Parasomnia hastalığından muzdarip olanların yaşadığı olumsuzluklardan birisi de gece altını ıslatmaktır. Uyku anında istemsiz olarak idrar salınımı en çok 7 yaş altındaki çocuklarda görülse de aynı zamanda yetişkinlerde de ortaya çıkabilir. Fakat bu durumu çevreleriyle paylaşan yetişkin sayısı tahmin edersiniz ki oldukça düşük seviyelerde.

Parasomnia hastalığı her zaman bu kadar masumane bir biçimde ortaya çıkmıyor elbette. Bazen çok kötü sonuçlar doğurabiliyor. Örneğin Kanadalı uyurgezer Kenneth Park'ın hayatı işini kaybedip kumarda borçlanınca tepetaklak oluyor. Yaşadıgı stres yüzünden uykusunda dertli dertli gezen genç adam 1987’de bir Mayıs gecesi yatağından kalkıp tam 14 mil uzaklıktaki eşinin yaşadığı eve gidiyor. Kaynanasını öldüren ve eşine demirle vurup, bıçakla yaralayan Kenneth daha sonra teslim oluyor. Ailesi ile ilişkisi iyi olan Kenneth Park'ın olay sırasında uyuduğu ve kesinlikle bilinçsiz olduğu kanıtlanınca suçsuz bulunuyor.

Oldukça ilginç ve tehlikeli sonuçlar doğurabilecek bir başka uyku rahatsızlığı da seksomnia. Seksomnia alay konusu edilemeyecek kadar ciddi bir rahatsızlık. Bu hastalığa yakalanan kişiler uykularında seks yapıyor ve sonradan hatırlamıyor. Bu durum seksomnia sorunu yaşayan kişilerin partnerleriyle sorunlar yaşamalarına hatta taciz ve tecavüz suçlamalarıyla karşı karşıya kalmalarına neden olabiliyor. İngiltere, Leicester kentinde 18 yaşında bir genç, aynı kanepede uyuyakaldığı arkadaşıyla uykusunda beraber olduktan sonra tecavüzden yargılanıyor ama seksomnia raporu sayesinde beraat ediyor.