Araştırmada, 2 grup kadındaki idrar yolu enfeksiyonları sıklıkları incelendi. Birinci grup kadın günde 240 ml kızılcık suyu tüketti. Diğer bir grup da plasebo etkili içecek içtiler. (Plasebo etkisi, farmakolojik olarak etkisiz bir ilacın telkine dayalı bir etki ortaya çıkarma hali. İlaç vücuda ağız, burun veya enjeksiyon yolu ile verilebilir. Aslında plasebonun fiziksel anlamda tedaviye yönelik bir gücü yoktur.)

Araştırma sonucunda, kızılcık suyu içen kadınların idrar yolu enfeksiyonlarında, kızılcık suyu tüketmeyenlere göre yüzde 39 oranında azalma meydana geldi. Bilim insanlarına göre, kızılcığın antiinflamatuvar özellikleri sayesinde E. coli bakterisinin kadınlarda idrar torbasını enfekte etmesi önleniyordu.

İdrar yolu enfeksiyonlarının semptomatik etkinliklerinin azaltılması amacı ile kronik antibiyotik kullanımı söz konusu. Ancak, antibiyotik kullanımının birçok yan etkisi bulunuyor ve antibiyotik direncinin gelişimi de günümüzün önemli sorunlarından biri.

Bu çalışma, günlük 240 ml kızılcık suyu tüketiminin, tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonlarının sayısını azalttığını ve kronik antibiyotik kullanımına ihtiyaç olmayabileceğini ortaya koyuyor. İdrar yolu enfeksiyonunu kendimizden uzak tutmak, yani E.coli bakterisinden korunmak için kızılcık suyu tüketmek bir önlem olabilir.