Keçiboynuzu tozu ya da unu insan vücuduna olan faydalarıyla sofralarınızdan eksik etmemeniz gereken besinlerin başında geliyor. Özellikle demir eksikliği, kansızlık gibi sorunları yaşayanların mutlaka tüketmesi gerekiyor. Keçiboynuzu unu yüksek oranda içerdiği demir sayesinde demir eksikliği ve kansızlıkla mücade ediyor. İşte keçiboynuzunun daha önce duymadığınız yararları!
Kansızlık ve demir eksikliğine birebir!
Demir, bağışıklık sisteminizin fonksiyonlarını korumak, iyi fiziksel ve zihinsel performanslara sahip olmak ve normal kırmızı kan hücreleri (alyuvar) üretmek içingerekli bir mineraldir. Keçiboynuzundaki demirin daha iyi emilebilmesi için bu baklagili narenciyeler gibi C vitamini bakımından zengin olan yiyecekler ile birlikte tüketmek gerekir.
Kalsiyum ihtiyacını karşılar
Keçiboynuzu unundaki kalsiyum diğer bitkisel kalsiyum kaynaklarındaki kalsiyumdan daha iyi kullanılır. Bunun nedeni keçiboynuzunun bu mineralin emilimini engelleyen bileşikler olan oksalatları içermemesidir. Keçiboynuzu unu bu sayede vücudun kalsiyum ihtiyacını giderir.
Kandaki kolesterolü azaltır
Keçiboynuzu unu içerisindeki çözünür lifler kolesterolü yakalar ve emilimini inhibe eder. Bunun bir sonucu olarak kolesterol kana girmez ve elimine edilir. Ayrıca bu besin tiramin de (yiyeceklerin içindeki bakteriler tarafından proteinlerin, özellikle süt proteinlerinin yıkımıyla oluşur) içermez. Ancak kakaoda baş ağrıları başlaması ve migrenlerin kötüleşmesi ile ilişkilendirilen bu madde vardır.
Antioksidan kaynağı
Keçiboynuzu unu oksidatif hasarı azaltmaya ve hücrelerinizi sağlıklı tutmaya yardımcı olan polifenoller içerir. Bundan dolayı, bu un diğer faydalarının yanında erken yaşlanmanın cilt üzerindeki etkilerini önlemeye de yardım eder.
Kilo kontrolüne yardımcı
Keçiboynuzu unu pratikte neredeyse hiç yağ içermez ve bu un ile yapılan yiyecekler kakao ile yapıldıklarında içerdiklerinden daha az kalori içerirler. Bu sağlıklı bir kiloya ulaşıp bu kiloyu korumanıza yardımcı olur. Midede uzun süre kalarak tokluk hissini uzatıp iştahı azaltan çözünür lifler açısından da çok zengindir.
Probiyotik görevini üstlenir
Bu bitkideki lifler fermentatif bağırsak florasını iyileştirmeye yardımcı olur. Bir antidiyareik olarak kullanılmış olsa da aynı zamanda bir laksativdir ve düzgün peristalsis yaşanması (bağırsakların yutma hareketleri) açısından da yardımcı olur. Ayrıca enfeksiyonların ve gastrointestinal problemlerin iyileşmesine de yardımcı olur. Genel olarak, keçiboynuzunda bulunan diyet lifleri bağırsakta bağırsak hareketlerini destekleyen jeller oluşturur. Ayrıca tanen içeriği dolayısıyla sıkıştırıcı bir etkisi de vardır.