Omurga eğriliği olup olmadığını nasıl anlarız?

Omurga eğriliği yani skolyoz en yaygın hastalıklardan olmasına rağmen çok az kişi bunun farkında… Az ya da çok birçok kişide omurga eğriliği var. Bizde omurga eğriliği olup olmadığını nasıl anlarız? “Skolyoz, düz olan omurganın yanlara doğru "S" veya "C" biçiminde kıvrılması durumudur. Herhangi bir yaşta sonradan da oluşabilir. Doğumdan itibaren kalıtsal olarak görülebilir. İnfantil skolyoz 3 yaş altında görülür. Genellikle doğumsal yapı bozukluklarına, sinir ve adale hastalıklarına, kazalara, enfeksiyon ve tümörlere bağlı olarak gelişebilir. Juvenil skolyoz 3-10 yaşları arası görülür ve nadirdir. 10 yaş sonrası görülen adolesan, buluğ çağı, skolyoz olarak adlandırılır ve en sık görülen tipidir. Skolyoz büyümenin devam ettiği buluğ çağı boyunca hızlı bir ilerleme gösterir. İskelet gelişiminin tamamlanıp büyümenin durduğu yaşlarda ilerleme ileri eğrilikler hariç durur. 50 derece özellikle de 70 derece üzeri eğrilikler erişkin yaşlarda oldukça az olmasına karşı ilerleme gösterirler.” Kürek kemiklerinin hizası önemli “Ailelerin çocuklarında omurga eğriliği olup olmadığını kontrol etmenin en kolay yolu çocukların kollarını aşağı sarkıtarak öne eğildiklerinde sırtta ve özellikle kürek kemiği seviyesine bakmalarıdır. Eğer kürek kemiklerinde asimetri varsa mutlaka bir ortopedi ya da travmatoloji uzmanına muayene olunmalıdır. Uzman doktor röntgen isteyerek omurga eğriliğini teşhis edebilir. Burada skolyozu tam değerlendirmek için ortoröntgenogram denilen tüm omurgayı gösteren filmler kullanılmalıdır. Bu filmlerde eğriliğin bölgesi ve derecesi değerlendirilir. İlerleme riski olan vakalarda 3-6 ay aralıklarla iskelet gelişimi tamamlanana kadar röntgen kontrolü belirli aralıklarla tekrarlanabilir.”

Omurga eğriliğinin neden olduğu sorunlar “Skolyoz hastalarında fiziksel görünüm dışında eğriliğin derecesinin artmasıyla zamanla nefes darlığı ve yorgunluk da görülebilir. Omurga eğriliğinin göğüs kafesinde oluşturduğu baskı akciğerlerde sıkışma ve kalp rahatsızlıklarına sebebiyet verebiliyor. Özellikle çocuklarda ve gençlerde oluşturduğu fiziksel görünüm nedeni ile sosyal yaşamı etkileyebiliyor, özgüven eksikliği ve depresyona da neden olabiliyor.” Skolyoz tedavisindeki gelişmeler Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Ahmet Özyazgan “Günümüzde skolyoz tedavisinde tıp oldukça ilerlemiş durumdadır. Geleneksel tedavi yöntemlerindeki hastaları zorlu bir süreç beklememektedir. Skolyoz tedavisinde omurgadaki eğriliğin durumuna göre planlama yapılır. Bu yüzden tedavi kişiden kişiye farklılık göstermektedir. Kişiye özel tedavi planı yapılması gerekir. 10 yaşından küçük çocuklarda büyük çaplı ameliyatlar yerine korse tedavisi tercih edilebilir. Kemik gelişimi tamamlandıktan sonra cerrahi tekniklerle tedavi düşünülebilir. Omurga eğriliği belli bir derecenin üzerindeyse cerrahi müdahale kaçınılmaz olur. Cerrahi operasyon sonrasında skolyoz ortadan kaldırılır. Ne kadar erken yapılırsa omurgadaki eğriliğin düzelme şansı o derece yüksektir. Skolyoz ameliyatı sonrası hasta 2 gün içerisinde ayağa kalkabilir ve rahatlıkla dolaşabilir. Eski uygulamalarda bu süre 1 seneleri bulmaktaydı. Skolyoz ameliyatı bir kez uygulanan ve kalıcı çözüm getiren ameliyatlardır.”