Rus mutfağıyla tanışıyoruz!

MSA’da aldığı eğitimlerin ardından İstanbul’un önemli restoranlarında kendini gösterdikten sonra özel bir hava yolu şirketinde Flying Chef olarak göreve başlamış olan Ayhan Şekerci dünya mutfağını bize anlatmaya devam ediyor.

‘’Yemeklerin renkli dünyasında içinde bulunduğunuz zamandan çok uzaklara gitmeye hazır olun’’ sloganı ile başladığım bu yazı serüveninde 6. Durağımız RUSYA!

Rusya denince akla gelenlerin en sonlarında olur Rus yemekleri. Daha çok ya insanları ya da soğuk iklimi ile hatırlarız. Bugün bu anlayışı gelin hep beraber yıkalım. Rusya nerdeyse bir kıta büyüklüğüne sahip içinde birçok iklim barındıran ve bu çeşitlilikte doğrudan etkilenen bir yemek kültürüne sahiptir.

Genel iklim olarak soğuk bir iklime sahip bu ülkede insanı sıcak tutacak olan votka dışında en önemli ısınma kaynağı olarak çorba tüketmektedirler. Ruslar ‘’çorba içmek’’ yerine ‘’çorba yemek’’ deyimini kullanırlar. Çünkü bilinenin aksine Rusya’da çorbalar bol malzemeli ve daha koyu kıvamlıdır. Çorba Ruslar için bir vazgeçilmez. Bu yüzden de 500 den fazla çorba çeşidine sahiptirler.

Rus mutfağı ete dayalı bir mutfaktır. Genelde sığır eti, kümes hayvanları ve koyun eti tüketilir. Ayrıca geniş av alanları mevcut olduğu içinde av hayvanları yemek kültüründe önemli bir yere sahiptir. Geyik, tavşan , ceylan ve yaban ördeği sık avlanan hayvanlardır.Ormanlık alanları fazla olduğundan da taze ve yabani otlar ,yemişler ve mantarlarda bu mutfağın vazgeçilmezleridir.

Dünyayı gezen bir şef olarak daha önce hiç Rusya’da bulunmadım ve mutfağını daha önce tatmamıştım. Ta ki sevgili anneannemin çok tatlı bir bakıcısının ellerinden bu lezzetleri tadana dek! İsmi Madonna! Dünyada popun kraliçesi gibi anneannemin mutfağının kraliçesi artık o. Sizlere de Madonna’nın ellerinden yediğim ve müptelası olduğum bu Rus yemek tariflerini huzurunuza sunuyorum.

Rus mutfağının imzası olan bu çorba ise içinizi ısıtacak.

Malzemeler; 500 gr kemikli dana eti, 1 adet havuç, 2 adet pancar,2 adet orta boy soğan, 3 diş sarımsak, 2 adet orta boy patates, ¼ küçük boy lahana, 2yemek kaşığı salça, 1 yemek kaşığı un, 4-5 sap maydanoz, 1 adet defne yaprağı, tuz ve karabiber, 3 yemek kaşığı tereyağ

Hazırlanışı; Öncelikle kemikli etimizi içine 1 diş bütün sarımsak atıp etler kemikten ayrılana kadar haşlıyoruz. Haşlanan etlerimizi kemiklerinden ayırarak orta boy parçalar haline getiriyoruz. Haşladığımız suyu çorbamızda kullanmak üzere ayırıyoruz. Çorbamızı yapacağımız tenceremize önce tereyağımızı eritip sonra küçük parçalar şeklinde doğradığımız soğan ve sarımsaklarımızı ardından da küçük küpler şeklinde kestiğimiz havuç ve patateslerimizi kavuruyoruz. Ardından salçamızı ve unumuzu ekleyelim ve 2-3 dakika daha kavurup et suyumuzu ekliyoruz. Et suyunu eklerken bardak ile yapalım ki ortalama kullanacağımız sıvı miktarı 10 bardak olacağı için kalanı da sıcak su ilave edelim. Et suyunu koyduktan sonra küçük küpler halinde doğradığımız pancarı, 1 parmak kalınlığında doğradığımız lahanalarımızı ve etlerimizi atıyoruz. Defne yaprağını ve maydanoz saplarını da attıktan sonra tuzunu ve karabiberini verdiğimiz çorbamızı kısık ateşte 10-15 dakika haşlıyoruz. Çorbanız hazırdır. Afiyet olsun efenim.

Kestiğinizde kat kat, her katta farklı renk olan bu salata görüntüsüyle insanın içini açıyor tadıyla ise kendinden geçiriyor. Görüntüsüyle bildiğimiz bir salataya benziyor fakat yediğinizde farklılığı hissediyorsunuz. Madonna’yı da biraz zorlayınca bu tadını neyin verdiğini öğrendim :)

Malzemeler; 3 adet orta boy patates, 3 adet havuç, 3 adet orta boy pancar, 1 kutu konserve sardalya, 2 adet yeşil soğan, 5 sap dereotu, mayonez, zeytinyağı,tuz ve karabiber.

Hazırlanışı; Patateslerimizi ve pancarlarımızı önce haşlıyoruz. Havuçlarımızı da rendeleyip biraz zeytinyağında çok öldürmeden kavuralım. Haşlanan pancar ve patateslerimizi de rendeleyelim. Dereotu, yeşil soğanlarımızın yeşil kısımlarını ve sardalyalarımızı kıydıktan sonra salatamızı birleştirmeye hazırız. En alta patateslerimizi üstüne 4 yemek kaşığı mayonez ardından havuçlarımızı koyuyoruz. Sardalya ve kıyılmış yeşilliklerimizi de koyup üstüne 4 yemek kaşığı mayonez sürüyoruz. En üste de rendelenmiş pancarlarımızı koyuyoruz. Koyduğumuz her katı tuz ve karabiberle baharatlandırmayı da unutmuyoruz. En üste biraz zeytinyağı döküp hem salatanın parlamasını hem de lezzetini arttırabiliriz. Afiyet olsun!