Zerdaçal: Diğer adı Hint safranı olan zerdeçal, zencefilgiller ailesinden başka bir besindir. Aktif maddesi curcumindir. Bol miktarda A ve E vitamini içermektedir ayrıca demir, manganez B6 vitamini, potasyum ve bakır bakımında oldukça zengindir. Bu parlak sarı, acı baharat, yıllardır hem osteoartrit hem de romatoid artrit tedavisinde anti-inflamatuar olarak kullanılmaktadır. Ayrıca, araştırmalar, zerdeçalın ayırt edici rengini veren yüksek curcumin konsantrasyonlarının egzersize bağlı kas hasarını azaltmaya yardımcı olduğunu göstermektedir. Serbest radikallerin oluşmasına engel olmakta ve hücreleri korumaktadır.
Çay: Dünyada ve ülkemizde çay toplumsal anlamda önemli yere sahiptir. Çayın etkili maddesi tein olup, içeriğinde polifenol bulunmaktadır. Bilimsel bir araştırma sonucunda; 2 hafta boyunca günde 5 fincan siyah çay içen insanların, plasebo sıcak içecek içenlere kıyasla kanlarında 10 kat daha fazla virüsle savaşan interferona sahip oldukları görülmüştür. Bu bağışıklık artışından sorumlu amino asit olan L-theanine, hem siyah hem de yeşil çay-kafeinsiz olanlarında bol miktarda bulunmaktadır.
Et: Bağışıklığı destekleyici çinko mineralin başlıca kaynağıdır. Çinko eksikliği, az miktarda et tüketen, özellikle vejetaryenler için en yaygın beslenme eksikliklerinden biridir. Çünkü hafif çinko eksikliği bile enfeksiyon riskini artırabilmektedir. D vitamini ve çinko, beyaz kan hücrelerinin gelişimi için çok önemlidir.
Yulaf ve arpa: Bu taneler beta-glukan, ekinezya'dan daha güçlü antimikrobiyal ve antioksidan özelliklere sahip bir lif türü içermektedir. Norveç’te yapılan bir çalışmada hayvanlar bu bileşiği yediğinde hasta olma ve hatta şarbona yakalanma olasılıklarında düşüş olmuştur. İnsanlarda da bağışıklığı artırır, yara iyileşmesini hızlandırır ve antibiyotiklerin daha iyi çalışmasına yardımcı olmaktadır.