Yaz gelince insan kendini dışarı atmak, güneşin ve güzel havanın, fırsat bulabilirse deniz ya da havuzda serinlemenin keyfini çıkarmak istiyor. Ancak hava bazen öyle sıcak ve nemli olabiliyor ki sıcağı ve güneşi çok sevenler bile “bu sıcakta elim kolum kalkmıyor” diye yakınarak klimalı, serin ortamlara kaçabiliyor! Herbalife Beslenme Danışma Kurulu Üyesi Doç. İsmet Tamer, sıcak yaz günlerinde hem havanın tadını çıkarmak hem de enerjik ve sağlıklı kalabilmenin sırlarını anlatıyor…
BESLENMEYE DİKKAT
Vücudumuzun sıcak yaz günlerinde de besin ve enerji ihtiyaçları var ve günlük hayatımızı devam ettirebilmek için yeteri kadar protein, karbonhidrat ve vitamini aynı şekilde almaya devam etmemiz gerekiyor. Ancak yaz aylarında yağlı besinlerden olabildiğince uzak kalmakta fayda var, zira metabolizmanızı ateşleyecek egzersizler yapmıyorsanız yağlı yemek sizi daha da sıkıntıya sokacaktır. Sabah kahvaltısı altın öğün, mutlaka yapın! Öğlen ve akşam yemeklerini özellikle sulu ya da ızgara yemeklerle donatın, sık aralarla azar azar yemeye özen gösterin. Geç saatte yerseniz, yemekten sonra en az 2-3 saat geçmeden yatmamaya dikkat edin.
EN AZ 10 BARDAK SU
Diğer mevsimlerde de bol bol su içmenizi öneriyoruz ama sıcak yaz günlerinde terleme ile kaybedilen su miktarı arttığından tüketmemiz gereken suyu da artırmamız gerekli. Vücudumuz terleyerek sıcağa karşı ısı dengemizi korumaya çalışır, ancak sıcakla beraber nem de artınca bu iş daha da zor hale gelebilir. Hep “Günde en az 8 bardak su için” denir ama sıcak havalarda bunu en az 10 bardağa çıkarın, hatta en iyisi siz susamadan su için!
MİNERAL KAYBINA DİKKAT
Ayrıca sıvı ile beraber kaybedilen mineral ve elektrolitleri de yerine geri koymamız gerekiyor, aksi halde yeterince su içsek bile halsiz ve yorgun hissetmeye devam ederiz. Bunun için de her gün 2 bardak maden suyunun içine dilim limon atıp serin serin içmenizi, yemeklerde ve ara öğünlerde mineral deposu olan yeşil yapraklı taze sebze ve meyvelerden mutlaka yemenizi öneriyorum.
12.00 İLE 15.00'A DİKKAT!
En sıcak saatler genellikle bu saatlerdir, 12-3 arası dışarıda, direkt güneş altında olmamaya özen gösterin. Yürüyüş bile olsa bu saatlerde kesinlikle egzersiz yapmayın. En iyisi soğuk bir içecekle serin bir ortamda keyfinize bakıp akşamüstünü bekleyin. Kapalı alışveriş merkezleri bunun için ideal ortamlar olabilir.
AÇIK RENK KIYAFETLER GİYİN
Terlemeyi kolaylaştıran, üzerinizdeki yükü azaltan, hafif, ince ve güneşi yansıtan açık renk kıyafetler giymek, sıcakla baş etmenize yardımcı olur. Hafif dökümlü, vücudu sıkmayan ve mümkünse teri emen kumaşları tercih etmekte fayda var. Aynı şey spor yaparken de geçerli! Sıcak havada egzersiz yapmak için özel üretilmiş sporcu kıyafetleri tercih edilmeli.
İLAÇ KULLANANLAR DOKTORUNA DANIŞMALI
Bazı yüksek tansiyon ilaçları vücudun sıcağa karşı gösterdiği tepkiyi değiştirebilir. Bu nedenle beta bloker, ACEİ ya da idrar söktürücü gruptan ilaç kullananlar özellikle sıcak bölgelerde tatile çıkmadan önce mutlaka doktorlarına danışmalılar. Şeker hastaları da sıcaktan daha fazla etkilenebilirler, şeker kontrolleri bozulursa ayaklarında kolay iyileşmeyen yara ya da enfeksiyonlar ortaya çıkabilir. Bu nedenle şeker hastaları yazın ilaçlarını kullanırken bol sıvı tüketmeye, plajda ya da kumsalda uygun bir terlik giymeye, çıplak ayak dolaşırken ayaklarını korumaya ekstra özen göstermeliler.
VİTAMİN ALMALI MIYIM?
Ülkemizde yaz aylarında vitamin ve mineral kaynağı meyve ve sebzeleri bolca bulmak kolay. Yazın hafif şeylerle öğünleri geçiştirmek de bir tercih olabilir. Ancak hem sağlıklı ve dengeli beslenmek hem dinç ve enerjik kalmak hem de fazla kalorilerden kaçınmak istiyorsanız; enerjisi kontrollü, besin öğeleri ve besin değeri açısından zengin içerikli besin desteklerinden yararlanabilirsiniz. Bunlar güvenilir ve kaliteli kaynaklardan seçildiğinde zaten yeterli enerji ve vitamin de içerirler.
KULLANDIĞINIZ KREMLERE DİKKAT
Vücudumuzun ihtiyacı olan D vitamini güneş ışığının etkisi ile cildimizde yapılır. Bu nedenle güneşlenmek gerçekten faydalıdır. Ancak güneş ışınlarının dik geldiği çok sıcak saatlerde ve çok uzun süre güneşlenmek, başta cildimiz olmak üzere vücudumuza faydadan çok zarar verebilir. Cilt kurur, çabuk kırışır ve hızlı yaşlanır, üstelik ileri yaşlarda cilt kanserlerine kadar gidebilen durumlar ortaya çıkabilir. O nedenle yine saat 12 ile 3 arasında doğrudan güneşte kalmaktan kaçınmalı, diğer saatlerde de nemlendirici özelliği de bulunan güneş koruyuculu bir ürün ile cildimizi korumalıyız. Çok yüksek koruma faktörlü ürünler, cildimizin D vitamini üretimini engelleyebilirler, buna da dikkat etmekte fayda var!