– Yıllar geçti ama hâlâ aynısınız; insan kıskanıyor. Sırrınız ne?
Biraz yavaşlatıyoruz (gülüyor). Bedenime yatırım yapan bir insanım. Uykum, beslenmem daima düzenlidir. Yüzmeyi çok seviyorum.
125
– Yüzünüzde botoks, dolgu, vitamin iğneleri filan yok mu?
Bazı dokunuşlar var tabii yüzümde. Dolgu yok ve kimseye de tavsiye etmiyorum. Onun dışındaki her şey var. Önemli olan estetik uygulamaları dozunda ve emin ellerin uyguladığı bir yerde yaptırmak. Yoksa nasıl böyle görünebilirim. Ama yemene dikkat etmiyorsan, sigara içiyorsan, spor yapmıyorsan, yükleniyorlar estetiğe ve birbirinden amorf tipler çıkıyor ortaya.
126
– Bir anne olarak kızına nefret duyan bir anneyi oynarken zorlanıyor musunuz?
Anne-kız düşmanlığı çok sık yaşanan bir olay. Aşırı sevgiye bürünmüş düşmanlıklar hayatta da var; o yüzden hiç zorlanmıyorum. Yanlış anlaşılmasın; bu, “Ben de kızıma düşmanlık duyuyorum” anlamında değil. Bazı oyuncuların “Bir rol oynadım aylarca kendime gelemedim” sözlerine çok inanmıyorum. Rolüne çalışırken yorulursun ama bir rolü oynarken karakterin bozuluyorsa o zaman ortada ciddi bir sorun var demektir.
127
– Anne olduktan sonra hayatınızda neler değişti? Kızınızla aranız nasıl?
Ben çok genç, 23 yaşında anne oldum. Dolayısıyla öncesini hatırlamıyorum. Sanki hep anneydim (gülüyor). 22 yaşında hamile kalıp 23 yaşında kızımı kucağıma aldım. Kızımla aramız çok iyi. Çok tatlı, şeker bir kızım var ve beni hiç üzmedi; bu konuda çok şanslıyım. İyi bir ilişkimiz var ama vıcık vıcık da değiliz. Günde 50 kere telefonlaşmayız ama gereken zamanlarda birbirimizin anında yanında bitiveriyoruz. Bu da zaten hayattaki en önemli şey.
128
Bu site deneyimlerinizi kişiselleştirmek amacıyla KVKK ve GDPR uyarınca çerez(cookie) kullanmaktadır. Bu konu hakkında detaylı bilgi almak için tıklayın. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.