"Ben onlarla kendimi bir tutamam" diyen Kardeş "Ben oradaki emeği görüyorum. O yüzden de ben bunları bana verilmiş hediyeler olarak görüyorum. Allah da bana becerebilme gücü vermiş ki ben beceriyorum." ifadelerini kullandı.
"Ben hiçbir zaman kendime oyuncu demem, görevimi yaparım. " diyen Kardeş "Şarkıcı demem, görevimi yaparım ama çok güzel şarkı söylüyorum. Çok eğlendiriyorum. Yönetmenler bana güveniyor. Çok güzel teklifler geliyor. Böyle olunca diyorsun ki; 'Ne mutlu bana...' Güzel hatıralar bırakıyorum" dedi.
Makyaj odasını, "Orası başka bir dünya. Benim oyuncum mutlu olduğu zaman kamera karşısında yansıyor. O yüzden makyaj odamı neşeli, keyifli hale getiriyorum." ifadelerini kullandı.
"Orada oyun da oynarsın, müzik de dinlersin, orada eğlenirsin..." cümleleriyle anlatan Suzan Kardeş; makyaj odasını, kendileri ve misafirleri için, "Yatak odamız" diyerek, tanımladı.
Odadaki hikayeleri kitaplaştırmakla ilgili bir düşüncesinin olup, olmadığı sorusu üzerine Suzan Kardeş, "Kendi kendime evde çekiyorum bunları. Bir duvar oluşturdum kendime. O duvarda bir şey çiziyorum ve her hikayede bir şey daha çiziyorum." dedi.
"O duvar renklenecek" diyen Kardeş "Duvardaki çiviye bir resim asıyorum ve o resmi anlatıyorum. Benim hayatıma giren bütün oyuncuları ve o resmin hikayesini ya da o kişiyle ilgili bir şey anlatıyorum." diye konuştu.
Kardeş "Üç, dört dakikalık bir şey. Bunu birisi bir film çeker ya da bir
şey yapar ya da bir belge olsun diye yapıyorum. Benim derdim dedikodu
yapmak değil. Benim derdim bir belgesel bırakmak, bütün hayatıma giren
herkese..." açıklamasını yaptı.