Hayatınızı kısıtladınız mı hiç süreçte?
Bir sürü şeyi kaldırdım tabii ki. Mesela yatılı kadın çalıştırmıyorum artık. Daha küçük bir hayata geçtim. Her gün çocuklara gidip geliyordum, ben de onlara yakın taşındım ve böylelikle benzinden de tasarruf ettim. Her yere yürüyerek gidiyorum. Bir atölyem var ve oradaki harcamaları azalttık.
Pandemide kapalıydık ama maaşlar sigortalar ödendi. İnsanları mağdur
etmedim şükür ki. Yoğurdu bile evde yapacağız, abur cuburdan kaçacağız.
Evde bir mücver, bir kek yapıp da bir restorana satmak hiç ayıp değil.
Girişimci olmanın yollarını bulacağız. Kaldı ki sosyal medya var artık
ve bize bu imkanı veriyor.
Sosyal medyayı seviyor musunuz?
Amacında kullanıldığında çok seviyorum. Abuk sabuk yapılan şeylerle ilgilenmiyorum. Takipçi sayısı artırmak için ona buna hakaret edeceklerine onun nimetlerinden yararlansınlar. Kendilerini geliştirmek için kullanmalılar.
Siz rahmetli Ferhan Şensoy’la boşansanız da aranız iyiydi. Özlüyor musunuz Ferhan Bey’i?
Her ölüm erken ölümdür. Çok erken gitti. İnanamadım ben. Konduramadım. Çocuklarım için de çok üzüldüm. Ayrılsak da Ferhan’ı insan olarak çok seviyordum. Ustamdı benim. Yıllarca bütün oyunlarda birlikte oynadık. Dünyanın her yerini birlikte gezdik. Çok fazla yaşanmışlık var ve aramızda tiyatro anlamında bir hiyerarşi vardı ve ondan çok şey öğrendim. Çok iyi bir ustaydı. Büyük bir boşluk oluştu.