Bugün hayatta olmayan sevgilisi Efe Güray, Beren Saat'in oyunculuk yapmasında ısrarcıydı. Ve Beren'i Türkiye'nin Yıldızları Oyunculuk Yarışması'na girmeye ikna etti. Güray, 2004'te trafik kazasında hayatını kaybettikten sonra Beren Saat, oyuncu olmak için daha fazla istek duydu. “Aşkımızda Ölüm Var”la oyunculuğa başlayan Beren Saat, “Aşka Sürgün” ile yakaladığı çıkışı “Aşk-ı Memnu”daki “Bihter” ile zirveye taşıdı. “Fatmagül'ün Suçu Ne” ile zirvedeki yerini pekiştirdi.

Ozan Güven, aktör olmasaydı belki de dansçı olacaktı. Ya da bir ayakkabı mağazasında çalışan yakışıklı tezgahtar olarak kalacaktı.

Zeki Demirkubuz, Ufuk Bayraktar‘ı babasının Cihangir’deki kahvesinde çalışırken fark etti. Bir gün kahvede otururken de genç adamı yanına çağırıp “Seninle konuşmak istiyorum” dedi. O sırada askerde olan ancak hava değişimi için geldiği İstanbul’da kalıp askerliğinin son bir haftasını da öyle “geçiştirmeye” çalışan Bayraktar; önce korktu hiç tanımadığı Demirkubuz’dan, “Beni zorla kışlaya geri götürecekler” diye. Ama sonra Demirkubuz’un oyunculuk teklifini duyunca çok şaşırdı.

Meslek lisesi ve açık öğretim fakültelerini bitiren Esra Erol, sunucu olmayı kafasına koydu. Önce memleketi Kütahya'da yerel kanallarda çalıştı. Sonra İstanbul'a geldi. 7 aylık spikerlik eğitimi almak için geldiği İstanbul'da kaldı. Bir süre işsiz kaldı ama şansı çabuk döndü. Önce ufak dizilerde yer aldı, sonra en çok aranan tv spikeri sunucusu oldu.