Nilgün Bodur kimdir, ne iş yapıyor, sevgilisi kim? Türkiye sosyal medya fenomeni Nilgün Bodur'un 2.Sayfa programında gözyaşları içindeki halini görünce bu sorulara yanıt aramaya başladı. Sosyal medyadaki paylaşımlarıyla Instagram'ın en çok takip edilen hesaplarından birine sahip olan Nilgün Bodur, Sıradaki Teşekkürüm Bana Yanlış Yapanlara ve Sen Gittin Ya Ben Çok Güzelleştim adlı kitaplarıyla hayran kitlesini arttırmış bir isim. Peki Nilgün Bodur'un şiddet gördüm dediği sevgilisi kim? Nilgün Bodur'un sevgilisi Gökhan isminde bir işadamı ve 3 çocuk babası. Peki Nilgün Bodur ve eski sevgilisi Gökhan Bey arasında ne oldu, Nilgün Bodur şiddet iddiasına ne dedi sevgilisi ne yanıt verdi. İşte yaşananların detayları...
Nilgün Bodur, "Ben de son ilişkimde şiddet gördüm. 6 ay uzaklaştırma aldırdım. Şiddet gören utanmaya başlıyor. Şiddet gören kadın, 'hata bende mi?' diye düşündüğü için susuyor" açıklamasında bulundu.
Nilgün Bodur'un eski sevgilisi Gökhan Bey, canlı yayına telefonla bağlanarak, "Kadına değil erkeğe şiddet var. Beni kendi reklamı için kullanamaz. Madem şiddet vardı neden iki ay bekledi? Nilgün Bodur alkol ve antideprasan kullanan bir insandı. Asıl beni kendisi darp etti. İki kez boğazıma sarıldı, arkadaşlarımın yanında. Ben üç çocuk babasıyım, bir iş adamıyım sosyal çevrem var benim. 10 gün boyunca işe gidemedim. Ben de darp raporu aldım. Nilgün beni evine zorla getirttirdi" açıklamasında bulundu.
"KÖR KÖPEĞİME TEKME ATTI
Eski sevgilisinin iddialarına Nilgün Bodur, şu şekilde cevap verdi:
"Ben elimi bile kaldırmadım. Bir insanın yaptığı için özür dilemesi vardır. Siz o şiddeti yaşarken hayatınızdan korkuyorsunuz. Hani diyor ya 'benim çevrem var' diye. Gökhan'ın eski eşinden uzaklaştırma kararı varmış. Aylar önce evime geldiğinde 'sus' diye boğazına sarıldım çenesini tuttum. Ben darp raporu aldım diye o da darp raporu alıyorsa ben o hastaneyi de mahkemeye veririm. Kendisi benim kör köpeğime tekme atmış bir insan. Ne darp raporu bu ?"
"KİM REZİL OLUR ACABA"
"Komşumun yanında bana küfretti. Hepimiz zor dönemlerden geçebiliriz. Öfke kontrol sorunu olabiliyor insandan. Benim telefonumu paramparça etti, ben bunu affettim. Affettiğiniz şey daha fazla şiddetle sonuçlanıyor. Susmamalı insanlar böyle bir durumda. 'Seni tüm Türkiye'ye rezil edeceğim' diyordu. Kim rezil olur acaba öyle bir durumda? Ben bu olaylar yaşandığında Türkiye'yi terk etmek istedim."
"ŞİDDETİ AFFETMEMEMİZ GEREKİYOR"
Ben duygu sömürüsü yapan bir insan değilim. Umarım bu yaşananlar ders olur. Tabii ki erkekler şiddet uyguladıktan sonra pişman oluyorlar. Şu anda hayal gibi bir hayat yaşıyorum sosyal medya sayesinde. Bugün bu programda, iki aylık gözyaşımı akıttım şu anda. Komşumun yanında çelik bir çekecek fırlattı bana. Bir insan bana küfür edebilir, ama bana 'sen kimsin ki kitap yazacaksın ?' dememeli. Şiddeti asla affetmemiz gerekiyor."
Seda Akgül canlı yayına telefona bağlanarak, Nilgün Bodur'a destek oldu:
Akgül, "Bir kadının antideprasan kullanmasını ve alkol almasını söylemesi bile şiddettir. Ben de şiddete maruz kaldım ilk eşimden. Darp raporu aldım ben de. Biz susarsak diğer kadınlar ne yapacak? Gökhan Bey'in yaptığı hakaret ve itibarsızlaştırma sana böyle davranamaz. Orantısız güç diye bir şey var. Benim ona uyguladığım güçle onun bana uygulayacağı güç aynı değil. Ben artık erkeklere inanmıyorum. Kadınlar kadınlara destek olsun. Artık ben de susmayacağım" şeklinde konuştu.
NİLGÜN BODUR KİMDİR?
19 Kasım 1974 tarihinde İstanbul’da dünyaya geldi. 12 yaşında kek satarak Avusturya Lisesi’nde okudu. "Sıradaki Teşekkürüm Bana Yalnış Yapanlara", "Sen Gittin Ya Ben Çok Güzelleştim" adlı iki kitabı bulunuyor. 20 yıl boyunca dünya markaları için kurumsal iletişim yöneticiliği yaptı. Hayatı boyunca kurumsal iletişim sektöründe faaliyet gösteren Nilgün Bodur, kendi mesleğinde de bilinen biri.
Nilgün Bodur daha önce verdiği röportajda kendini şu cümlelerle anlattı:
"20 yıl boyunca dünya markaları için kurumsal iletişim yöneticiliği yaptım. Hayatım kurumsal iletişimdi. Bir markayı parlatmak, cilalamak, satışını artırmak, 360 derece yani... Sosyal medyasından halkla ilişkilerine kadar her şeyini yürütüyordum. Kendi mesleğimde de bilinen biriydim. Sabah 5’te kalk, gece 11’de gel şeklinde inanılmaz yoğun bir tempom vardı. Hayat benim için çok değerli. Bir gün “Ben 40 yaşına gelince bu işleri bırakacağım. Allah bana bir kapı açsın” dedim. Ve ben bir ara boşandım. Bahçeşehir’de 20’nci katta oturuyordum. Boşandığımda kıştı. Kış aylarında boşanmamak gerekiyor. Çok sıkıcı. Ayrıldığım eşim kanserdi. 5 sene tedavisi sürdü. O kanserken ben ona sağlıklı yemekler yapıyordum. Ama her şeyi sadece onun için yapıyordum."
KİTABI ÇALINTI MI?
Nilgün Bodur'un kitabının çalıntı olduğu yönündeki iddialara ilişkin açıklaması şöyleydi:
“Hakkımda çıkan intihal iddiaları üzerine bir açıklama yapmak istedim. 250 sayfalık kitabım kendimi iyileştirmek için yazdığım denemelerin bir araya toplanmış halidir. Türk edebiyatına katkıda bulunmak gibi bir niyetim hiç olmadı. O satırlar sizlere de iyi geldi ki kitabım 150 bin adet bastı ve sattı. Okuyan herkes hayatının değiştiğini söyledi ve ben o zaman iyileştim.
CÜMLE UZUN BİR YAZININ İÇİNDE GEÇİYOR
Bazen iyileşmek için iyileştirmek gerekiyormuş. Kitabım aforizmalarla, atasözleri ve deyimlerle bezeli. Kimisi dilime pelesenk olmuş sözler ve konuşurken de kullandığım cümleler. Kaldı ki bir gün benim de cümlelerim kullanılırsa çok sevinirim. Anonim olduğunu sandığım bir sözü uzun bir yazının içinde kullandım ve başlık olarak editörüm o cümleyi seçmiş ve tüm başlıkların altında ismim ve kitabın ismi yazıyor. Yani bu cümle bana aittirin açıklaması değildir altında bulunan imza.
Cümle uzun bir yazının içinde geçmektedir. ‘Ayağını yorganına göre uzat’ konulu bir yazı yazabilirim. Çünkü ben roman yazmıyorum. Deneme türlerinde ve biraz da kişisel gelişimle ilgili konularda geçmişten gelen ve beynimize kodlanmış cümleler kullanılabiliyor ve her cümlenin kaynağını bilemiyorum. Bazen siz beni kendi yazılarımda etiketliyorsunuz ve ben yazdıklarımı bile unutmuş olduğumu anlıyorum zaman içerisinde. Kitabı okuyanlar bilir ki intihal edildiği söylenen cümleyi referans göstererek yazdığım uzun bir yazım var.
YÜZLERCE BOŞ İNSANA TEŞEKKÜR EDİYORUM!
Tüm kişisel gelişim kitapları böyle referanslarla bezeli. Benim dikkatimi çeken kitabımın çıktığı ilk günden beri süren karalama kampanyaları. Kitabımın satması birilerini çok rahatsız etti. Beni ailem ve sevdiklerim takdir etsin. Twitter'da klavye arkasında kahramanlık yapanların onayına ihtiyacım yok. 250 sayfa o kitap ve benim hikayem ve ben hikayemi yaşadığım şekliyle yazdım. Kitabımı tuvalet kâğıdıyla bir tutan kötü kalpleri Allah’a havale etmişim ben. İntihal ile suçlayanları mı etmeyeceğim. Kimse uğraşmasın, yorulmasın. Ben bütün hatalarımı düzeltmek için yaşayan biriyim. Hala kendimle savaşım. Kimsenin hatasını göremiyorum bu sebeple. Benim hatalarımı bulmak için çabalayan yüzlerce boş insana da teşekkür ederim. Bu sayede daha iyi bir insan olma şansım var ama ne yazık ki sizin öyle bir şansınız yok."