Burak'ın yalan söylemeyeceğine adım kadar eminim ama eğer olur da Erhan Çelik çıkıp da "Masada bunlar konuşulmadı!" derse herkesin içinde ondan, yazıda adı geçenlerden ve tüm okuyuculardan özür dilemeye hazırım! Gülben Ergen bir dönem eski eşi Mustafa Erdoğan'la sürekli mesajlaşıyormuş! Haliyle bu gece yarılarına kadar süren mesajlaşmadan Erhan Çelik rahatsız olmaya başlamış. "Yani patron" dedi bizim ki: "Bunların evliliğindeki kırılmanın mazisi çok eskilere dayanıyormuş meğer!" Nefes almadan devam etti anlatmaya. Gülben Ergen bir gün çocuklarını yemeğe götüreceğini söyleyip Nusret'e gitmiş. Ve Erhan Çelik sosyal medyadan görmüş ki Mustafa Erdoğan da orada!

"KURAN'A EL BASARIM Kİ..." Eve gelince Gülben Ergen'e bu durumu sormuş ve Gülben Hanım Kuran'a el basarak Mustafa Erdoğan'ın işlerinin iyi gitmediğini, Anadolu Ateşi'nin tekrar yükselişe geçmesi için PR desteğine ihtiyacı olduğunu söylemiş. Bu durum Erhan Çelik'e pek de inandırıcı gelmemiş! Şüpheleri ayyuka çıkmış iyice. Çünkü Gülben Ergen'in elinden telefon düşmüyormuş! Ve bir gün Gülben Ergen mutfaktayken almış telefonu eline ve başlamış yazışmaları okumaya. Okudukça da şok olmuş! "Sesi titriyordu bunu anlatırken adamcağızın!" diyor Burak...

"SEVGİLİM SENİ ÇOK ÖZLEDİM" Mustafa diye kayıtlı Whatsapp konuşmasında "Sevgilim"le başlayan onlarca cümle çıkmış karşısına. Ve bunların bir çoğu 'Seni çok özledim" ile bitiyormuş. Sonra Mustafa Erdoğan'ın Whatsapp profil resminde üç çocuğuyla fotoğrafının olduğunu hatırlamış ama bu Mustafa olarak kaydedilen numaranın profil resminde el ele tutuşan yüzleri görünmeyen iki kişi varmış. "E tabii kafasına takılmış bu iş İzzet Bey," diyor bizimki. “O numarayı kaydedip araştırmış ve karşısına kim çıksa beğenirsiniz.” "Kim çıkmış ulan uzatma lafı" dedim!

O NUMARA TOLGA DUĞLES'İN ÇIKTI "Tolga Duğles, Tolga Duğles İzzet Bey!" diye bağırdı! Tabii ki hemen konuyu Gülben Ergen ile paylaşmış! Gülben yine Kur'an'a el basarak 'O kişi okullarda bana destek olacak bir iş adamı' diyerek olayı örtbas etmeye çalışmış! Bizimkilerin masasına garson servis yaparken Burak konuşmanın bir kısmını kaçırmış. "Bir Kapadokya lafı duydum" diye devam etti anlatmaya. Erhan Çelik, Gülben Ergen'in Mahsun Kırmızıgül ile birlikte çevirdiği Vezir Parmağı filminin çekimleri için Kapadokya'ya gitmiş. Hatta bu gidiş basına "Erhan Çelik, Mustafa Erdoğan ile karşılaşınca seti terk etti" şeklinde yansımış! "Oysa ki işin aslı hiç de öyle değilmiş," dedi bizimki soluksuz. "Yahu Burak tane tane anlat, gecenin bir vakti kafamı dedikodu kovanına çevirdin" dedim. "Ama efendim bu yılın magazin bombası" diye devam etti Burak... Meğerse Erhan Çelik o sete Gülben Ergen'e anlaşmalı boşanma sözleşmesini imzalatmak için gitmiş! Çünkü Gülben Ergen hiçbir şekilde imzalamaya yanaşmıyormuş. Zaten daha sonra da mahkemelere girmemek için önce tek başına Umre'ye, sonra çocuklarıyla Amerika tatiline gitmiş. Tüm bu yaşananlardan sonra Erhan Çelik işte o ünlü "Herkesin yolu açık olsun, ben boşanma davasını açtım!" tweet'ini de o günden sonra atmış! Ve böylelikle boşanma süreci başlamış! Evliyken Erhan Çelik yeni bir telefon almış. Eski telefondaki bilgileri yeni telefona geçirirken birden eski telefon ortadan kaybolmuş.