Show Tv'de yayınlanan Zahide Yetiş'in programında gerdek gecesi eşinden dayak yediğini iddia eden Merve öğretmenin hayat hikayesi herkesi dehşete düşürdü. Bir iş adamının kızı olan, Edebiyat öğretmeni Merve'nin hayatı ikinci evliliği ile resmen kabusu yaşadı. En büyük korkusu ise çocuğunun önünde yaşadığı cinsel şiddet oldu. Merve öğretmen hayat hikayesiyle izleyicileri göz yaşlarına boğdu. İşte Merve öğretmenin dehşete düşüren hikayesi!
GERDEK GECESİ İLK DAYAĞI YEDİ
Edebiyat öğretmeni Merve'nin hayatı ikinci evliliği ile kabusa dönüştü. Eşi gerdek gecesi ona dayak attı, şiddet artarak devam etti. En büyük kabusu ise çocuğunun önünde yaşadığı cinsel şiddet oldu. 'Hala çocuğuma anlatamıyorum' diyen Merve öğretmen, Zahide Yetiş'e anlattıkları ile izleyenleri şoke etti. Merve öğretmen ilk evliliğinden bir kız sahibi olmuş ve boşanmıştı. Yine kendisi gibi ilk evliliği yürümeyen eşi ile kuzeni aracılığıyla tanıştı. İkili 5 aylık bir tanışma ve nişanlanma sürecinden sonra evlendi. İkisinin de ikinci evliliği olduğu için küçük bir düğün yapıldı. Damadın ilk öfke patlaması da düğünde baş gösterdi. Gerdek gecesi de ilk dayağını yedi.
''KÜLTÜR KURBANI DA DİYEBİLİRİZ''
Ben güneydoğulu bir ailenin kızıyım. Gönül isterdi ki eğitim geçmişimle gündeme geleyim. Hayatımın en iyi noktasındaydım. Ben çocuğum için evlendim. Kızım istiyordu. Bu adamla evlenince en tepeden en aşağı düştüm. Görmüş olduğumuz kültür gereği bizde öyle aylarca görüşülmez. O yüzden 5 ay içinde evlendik. Burda kültür kurbanı da diyebiliriz.
"AİLESİNİN ÖNÜNDE BANA İŞKENCE EDİYORDU''
Kendimi şu anda 70 yaşında hissediyorum. Eşimle benim aramda sosyo kültürel farklar vardı. Ailesinin önünde bana işkence ediyordu. Beni dövüyordu. Hani diplomaların nerede babalarının paraları diyerek bana şiddet uyguluyordu.
"NİŞANLIYKEN DE ŞİDDET UYGULADI"
Nişanlılık evresinde şiddetin bir kısmı uygulanmaya başlamıştı. Ama kötü bir süreçten çıktığını evliliğinden yeni ayrıldığını kendisine destek olmam gerektiğini söyledi. Ben de destek oldum. Bizim evliliğimiz mantık evliliğiydi. Evlenmeden önce ufak tefek şiddete başlamıştı ancak evlenince geçer diye düşündük. Görmezden geldik.
DUVAK YÜZÜNDEN DAYAK YEDİM
Düğünde bir gerginlik vardı üstünde. Beklediği takılar ve arkadaşları gelmemiş. Sinirlenmeye başladı. Ne bekliyordu ki ikinci evlilikti zaten. Ben de türban şeklinde bir başörtüsü yaptırmıştım. Başımdan kaymıştı. Asansörden çıkıp eve girince ben onu başımdan çıkardım. Duvağımı kendim çıkardım diye sinir krizi geçirdi. "Ben böyle hayal etmedim" diyerek bana saldırdı. Üstünü başını parçaladı. Darp etti ve cinsel saldırıya ilk günden başlamıştı.
"ÇOCUĞUM CİNSEL SALDIRININ TANIĞIDIR"
Çocuklar bizimle yaşamaya başladı. Çocukların gözü önünde saçlarımdan beni yerlerde sürükledi. Boğazımı sıktı kafamı duvarlara vurdu. Benim çocuğum küçücük yaşında okulda destek alıyor. Benim çocuğum yaşanan cinsel saldırının birebir tanığıdır. Aynı ev içinde çocuğumun olduğu ortamda bana bu fiil yapıldı. Ben çocuğuma hala o gece o odada neler yapıldığını hala açıklayamıyorum. Benim çocuğumun bilinç altını bitirdi bu adam.
''TEHDİT EDİYOR''
Evliliğimin son günlerinde bir şekilde kaçtım. Polise sığındım beni sığınma evine yerleştirdiler. Orada hamile olduğumu öğrendim. Bunu öğrendikten kısa süre sonra çocuğumu kaybettim. Ben hangisini anlatayım. Cinsel şiddeti mi, fiziksel şiddeti mi çocuğumun yaşadıklarını mı? Artık hepimizin kabusu oldu. Çocuğumun okuluna gidemiyorum. Tehdit ediyor. Elimizde valiz ordan oraya adres değiştirerek yaşamaya çalışıyoruz.
''ANNESİNİ BİR İTİŞİ VARDI HİÇ UNUTMUYORUM''
Bu fiziksel saldırılarından sonra bir hastalık oluştu bende, fiziksel bir hastalık. Ben edebiyat öğretmeniyim. Ben hayalleri olan bir eğitimciyken bu adamın sapık fiilleri yüzünden meslek hayatımın bitmesi ile karşı karşıyayım şu anda. Bir keresinde annesi araya girdi bana saldırdığı zaman. Annesini bir itişi vardı hiç unutmuyorum. Balkondaydık kadın aşağı düşüyordu.
"HAYALİ DÖVMEKMİŞ"
Sinirlenince gözü dönüyor. Babası bir gün eline baltayı aldı, kızım çek git bu adamla yaşanmaz dedi. Geçmişiyle alakalı bilinç altında sıkıntıları vardı. Hiç unutmuyorum diyordu. Babası bir gün annesini dövmüş. Bir tarafı mosmor olmuş. Benim de en büyük hayalim sana bunu yapmak diyordu.
"BOŞANMAK İÇİN 60 BİN TL İSTEDİ"
2017 Nisan ayında evlendik, 2018 Ocak'ta boşanma davası açtık. Hala boşanamıyoruz. Benden boşanmak için 60 bin lira para istiyor. Ben bir işadamının kızıyım, kendilerinin durumu bizim kadar iyi olmadığı için 'düğün masraflarını istiyorlar.
''AVM ÇIKIŞINDA BENİ KAÇIRDI''
Boşanma davası açıp para istedikten sonra beni kaçırdı. Bir AVM çıkışında beni kaçırıyor. 3 hafta boyunca ben tutsak bir şekilde yaşatılıyorum. Bana diyor ki sen bütün savunma haklarını kaybedeceksin. Bu parayı baban ödeyecek. Ben senden asla ayrı yaşamayamam. Biz imam nikahlı yaşamaya devam edeceğiz. Çocuk olunca da tekrar resmi nikah yaparız. resmen planlamış yani. Ben kaçıp polise sığındım planını bozdum.
"CANIMIN DERDİNE DÜŞTÜM"
Evlendikten sona bunların üzerine saldırılar eklendi, sonra yumruklar eklendi sonra boğazımı sıkmaya kadar geldik. Artık sistematik olarak bunun şiddeti artarak devam etti. Önünü alamadım. Mesleğimi, çocuğumu her şeyi bir kenara bıraktım şu anda canımın derdindeyim. Çocuğum anneniz kalmasın diye.. Her şiddetten sonra ben aileme gitmek isteyince kapının önünde beklemeye başladı. Bir de oturup ağlıyordu. Ben sana bunu nasıl yaptım diye..