Erkin, oğlunun velayetini anneye bırakırken Atalay'ın, “Yaşadığı ve yaşattığı her şeyden çok pişman olduğunun, bundan sonra sadece oğluna iyi bir anne olmak için yaşayacağının, ahlaka ve adaba uygun düzenli bir hayat kuracağının” sözünü verdiğini ileri sürdü.

Atalay'ın velayetin sorumluluğunu yerine getirmediğini ileri süren Erkin, avukatı Deniz Ketenci aracılığıyla ‘velayetin değiştirilmesi' davası açarak oğlunun kendisine verilmesini istedi.

İstanbul Aile Mahkemesi'ne açılan davanın dilekçesinde Erkin, eski eşinin oğlunun velayetini ‘nafaka' ve ‘bakım masrafı' adı altında fahiş paraları tahsil edebilmek için kullandığını öne sürdü.

Bir annenin yapması gereken vazifelerin yardımcı ve bakıcılar tarafından yapıldığını iddia eden Erkin, Atalay'ın oğlu ile geçirmesi gereken vakitleri seyahatlerde, gece kulüplerinde, özel ev partilerinde ve striptiz kulüplerinde direk dansları yaparak geçirdiğini iddia etti.