" 'Müsaade et, ben sunayım edeyim, su gibi aksın program...' dedim"
* 'Bizimle 100 kişi çalışıyor, 4'le çarpsan 400 kişinin ekmek yemesine vesile olmuşuz. Yerli yersiz kaprisler yapma' dedim. 'Sen de şarkılarını söyle, adam gibi işimizi yapalım, gidelim. Ben senden yaşça büyüğüm, 30 yıllık da canlı yayın tecrübem var. Müsaade et, ben sunayım edeyim, su gibi aksın program...' dedim. 'Tamam' dedi.
"Ben ondan 6-7 yaş büyük bir adamım. Bana oradan 'Keser!' diye bağırıyor. Kimsin sen?"
* İlk programda o kadar toz kalkmadı ama ikinci programda karşısında sanki hizmetçisi var, marabası var gibi muamele etti bana. Ben ondan 6-7 yaş büyük bir adamım. Bana oradan 'Keser!' diye bağırıyor. Kimsin sen? Ben bu usluptan rahatsız olduğum için bakmadım. Bir de 'Keser'i çağırdım, bakmadı' diyor. Keser senin babanı uşağı mı?
* İnsani ve ahlaki durumların neler olduğunu bu iki programda gördüm. Yönetmene bağırır, rejisöre bağırır... Ona buna bağırır... Ses mes kalmamış. Rezalet bir okuyuş. Vokallere uyamıyor...