“Dudaklarını dudaklarıma yerleştirdi” Hint metinlerinden yaklaşık 500 yıl sonra destansı şiir olan Mahabarat, dudaktan dudağa öpüşmenin kaynaklarını içeriyordu. Bu şiir “Dudaklarını dudaklarıma yerleştirdi ve bir ses çıkarttı ve bu bende bir haz uyandırdı.” diyerek öpmeyi tarif ediyor. Tarihi kaynaklar, M.S. 5. yüzyıllarda erotizm üzerine yazılmış klasik metin olan Kama Sutra ile devam ediyor. Burada bolca öpüşme teknikleri tarif ediliyor.
15 3
Büyük İskender ve ordusu öpüşmeyi öğrendi M.S. 326 civarında, öpüşme Hindistan’dan yayılmaya başladı. İskender ve onun ordusu öpüşmeyi Hintliler’den öğrendiler. İskender’in ölümünden sonra askerleri Ortadoğu’nun çeşitli bölgelerine dağıldılar.
15 4
Öpüşmeyi Romalılar popüler hale getirdi Romalılar öpüşmeyi popülerleştiren kimselerdi. Uygulamayı Avrupa’nın çoğuna ve Kuzey Afrika’nın bazı bölgelerine yaydılar. Onlar için öpüşme sadece bir öpüşme değildi. Sıklıkla yanağa kondurulan, arkadaşlık öpücüğü olan “osculum” vardı. Dudak dudağa daha erotik olan “basium” vardı ve tutkulu olan “savium” bulunuyordu. Öpüşme antik Roma kültürünün kanunlarına girmişti. Bu kanunlardan birine göre, kamusal alanda bir bakire tutkuyla öpülürse, erkek tarafından tüm evlilik haklarını talep edebilirdi.
15 5
Ortaçağ’da öpüşme yaygınlaştı Orta Çağ’da, Avrupa’nın tamamı öpüşüyordu. Yine de uygulama üstünler tarafından idare ediliyordu. Eşit mertebedeki insanlar, hem dişi hem de erkekler dudaktan öpüşebilirlerdi. Daha düşük mertebedekiler yanak, el, diz, ayak veya kişinin önündeki toprağı öpebilirlerdi. Mertebe farkı büyüdükçe, kişiler dudaklardan daha uzak noktaları öpebiliyorlardı. Anlaşmalar öperek mühürlenirdi Mertebe olarak büyük kesimin okuma yazman bilmeyenleri anlaşmaları mühürlemek için öpüyorlardı. İnsanlar isimleri için belgeye bir X çizeler ve onu yasal kılabilmek için öperlerdi. Sevgililer günündeki X’in veya mektuplarda öpücüğü simgeleyen X’in kökeni buradan geliyor.
15 6