Gebelik boyunca kadınlar bedenlerinde, birçok fiziksel ve duygusal değişim yaşıyor. Bu değişimin sebebi ise gebelik hormonları. İşte döllenmeden itibaren kadınları etkileyen 5 hormon.
Hamileliği müjdeleyen HCG hormonu
Hamilelik, bu hormonun kanda veya idrarda tespit edilmesi ile kesinlik kazanır. Bu nedenle hamile kalındığını müjdeleyen hormon olarak da bilinir. Hormon, yeni döllenmiş yumurtayı çevreleyen ve daha sonra plasentaya dönüşecek olan hücreler tarafından salgılanıyor. HCG hormonunun alfa ve beta olmak üzere iki adet alt ünitesi (subunit) bulunur. Hamilelik testlerinde kanda ölçümü yapılan beta ünitesi olduğu için, kanda gebelik testlerine ‘BETA-HCG TESTİ’ adı verilir.
91
Hormonun anne kanında tespit edilmesi, yaklaşık olarak yumurtlamadan (LH pikinden) 10 gün sonra mümkün olur. (Anne kanında ß-HCG hormonunun tespit edilmesi, yaklaşık olarak adet gecikmesi yaşanan günlerde veya birkaç gün önce mümkün olabilir). Gebeliğin rahme yerleşmesinden sonra, HCG hormonu anne kanında giderek artmaya devam eder ve hamileliğin 10. haftasında en yüksek değere yani yaklaşık 100.000 mIU/ml değerine ulaşır. Bu haftadan sonra hamileliğin orta dönemine kadar 20.000 mIU/ml değerlerine kadar düşer ve doğuma kadar bu değerlerde sabit kalır.
92
Bulantılardan sorumlu
HCG hormonu gebelikte mide bulantısından sorumlu hormon olarak gösterilir. İlk 3 aydan sonra, HCG hormonu salgılanmasının azalmasıyla birlikte mide bulantıları da azalır.
93
Östrojen
Bu hormon anne adayının vücudunu, bebek taşımaya ve emzirmeye hazır hale getirmede önemli rol oynar. Aynı zamanda embriyonun rahim yüzeyine sağlıklı bir şekilde tutunabilmesi de östrojen sayesinde mümkün olur. İlk 3 ay boyunca östrojen, yumurtlamadan regl dönemine kadar olandan biraz daha fazla salgılanır. İlk 3 aydan sonra ise östrojen, normal değerin 30-50 katına kadar yükselir. Bu artış, rahimdeki kaslar ile göğüslerdeki süt kanallarının büyümesine ve rahme yeterli kan gitmesine yardımcı olur. Bunun yanı sıra eklemleri yumuşatması, özellikle de pelvisin gevşek hale gelmesini sağlaması ile doğuma hazırlıkta rol oynar. Hatta hamileliğin son günlerindeki yüksek östrojen ve buna eklenen progesteron seviyesindeki düşüşün, doğumu başlattığı düşünülür.
94
Bu site deneyimlerinizi kişiselleştirmek amacıyla KVKK ve GDPR uyarınca çerez(cookie) kullanmaktadır. Bu konu hakkında detaylı bilgi almak için tıklayın. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.