Yüksek relaksin seviyesi eklem gevşemesine, östrojen de relaksinin etkisinin artmasına neden olarak bel ağrısının gelişmesine katkıda bulunabilir. Büyüyen rahim, aort gibi büyük damarlarda basıya neden olup, iskemi ve metabolik bozukluk bel ağrısı yaratabilir. Bunların yanı sıra iş ve psikolojik faktörler de belde ağrıya neden olabilir. Kalça veya çevre kemiklerde geçici osteoporoz (özelikle D vitamini eksikliği olan gebelerde eksikliğin artmasına bağlı olarak kemiklerde yumuşama ve kırılmalar), kas zorlanmaları da ağrı nedeni olabilir.
HAMİLELİKTE BEL AĞRISI NEDEN OLUR
Hamilelerde bel ağrısı genellikle gebeliğin orta dönemlerindeki aylarda (4. - 6. aylar) başlar. Çünkü bel ağrısına neden olan temel nedenler bu aylarda yoğunlaşır. Bunlar şöyle sıralanmaktadır:
- Rahmin ağırlaşması ve vücudun ağırlık merkezini değiştirerek öne doğru çekmesi,
- Kilo almak,
- Gebeliğe bağlı duruş bozuklukları,
- Bu dönemde artan hormonlara bağlı olarak bel eklemlerinde gevşeme olması.
Bel ağrısına neden olan etkenler gebeliğin sonuna doğru daha fazla artacağı için son aylarda bel ağrısı biraz daha şiddetlenir. Buna rağmen gebeliğin ilk aylarında da hafif derecede bel ağrısı bazı anne adaylarında görülebilir. Eğer gebeliğin ilk aylarında bel ağrısı çok şiddetli ise bunun gebelik dışında bir sebebi (bel fıtığı gibi) olabileceği akla getirilmelidir ve bu yönde değerlendirme yapılmalıdır.
OMURGA RAHATSIZLIĞI OLANLAR 2 KAT DİKKAT ETMELİ!
Anne adaylarının büyük çoğunluğunda, gebeliğin genellikle 4.-6. aylarında görülen bel ağrıları, doğum sonrası büyük oranda geçtiği için; kadın doğum uzmanları tarafından gebeliğin kaçınılmaz bir şikâyeti olarak görülür. Gebelikte fazla kilo alanlarda, omurga hastalığı olanlarda, çoğul gebeliklerde, önceden bel fıtığı olanlarda daha sık izlenir.