Alınan yanıtlar sonucunda sekste geleneksel cinsiyet rollerini benimsemiş katılımcıların yatak odasında kendilerine güvenmediklerini söyleyip, kasede bulunan prezervatiflerden almadan dışarı çıktıkları saptanıyor.

Eğer erkekler yatakta baskın tarafın erkekler olması gerektiğine inanıyor olsaydı, bu konularda açık bir şekilde konuşacak cesareti kendilerinde bulamazlardı.

Cinsellik ve korunma hakkında partnerleriyle iletişime geçebilen erkekler yataktaki baskın karakterin yalnızca "erkek" tarafı olmasını doğru bulmuyor.
10 5

Seks konusunda geleneksel cinsiyet rollerine bağlı kalan kişiler, araştırma sonucunda bedava dağıtılan kadın prezarvetiflerine de ilgi göstermediler.

Çünkü bu korunma tekniği kadın merkezli bir yöntem ve sekse erkeğin egemen olması gibi geleneksel bir normu ve inanışı zedeliyor.

Araştırmaya katılan kadın katılımcılar erkeklere göre yatakta baskın tarafın "erkekler" olması gerektiğini daha az düşünüyor.
10 6

Sosyo-ekonomik rolü değişen kadınlar, ekonomik güçlerini kazandıklarında kendi benliklerinin farkına varıyor.

Büyük toplumsal değişimler ve tüm dünyayı etkisi altına alan düşünce akımlarıyla desteklenen kadın cinselliği, özgür kadın ve ne istediğini bilen kadın imajı yavaş yavaş değişmeye başlıyor.

Artık kadınlar her konuda olduğu gibi sekste de "Ben buradayım!" diyebiliyor.

Kadınların erkeklere cinsel olarak bakış açıları, iş hayatında daha aktif rol almalarıyla değişebiliyor. Kadının sosyal ve profesyonel hayattaki aktifliği cinsel hayatı her iki yönde de etkileyebiliyor.
10 7
Erkekler değişen kadın figürüne ya saygı duyuyor ya da kendisini tehdit altında hissediyor.

Erkeklerin çalışan kadınlara saygı duyması ilişkiyi güçlendirirken , kendini baskı altında gören, kadının ekonomik gücünden çekinen erkek farklı davranışlara yönelebiliyor.

Kendine güvensiz erkeklerin güveni daha çok sarsılırken ilişkiyi de zedeliyorlar.
10 8