Kendiniz tüketmediğiniz halde evinize gelen misafirler ve arkadaşlarınız için bisküvi, cips gibi sağlıksız atıştırmalıkları evinizde bulundurmayın.

Kendiniz için iyi olmayan bir yiyeceği sevdiklerinize de yedirmemelisiniz.

Bu alışkanlığınızı misafirlerinize de sağlıklı besinler ikram ederek değiştirebilrisiniz.

Tom Rath,marketlerde kullanılan ürün yerleştirme stratejisini evinizde de uygulayabileceğinizi ve bu şekilde sağlıksız gıdalardan uzak durabileceğinizi söylüyor.

Market rafları düzenlenirken, satılmak istenen ürünler müşterilerin göz hizasındaki orta seviyeli raflara yerleştiriliyor. Bunun sebebi ise insanların ilk gördükleri ürünü almaları.

Evinizdeki mutfak dolaplarını da bu stratejiye göre düzenleyerek cips ve bisküvileri görüş hizanızdan uzak tutabilirsiniz.

Şekerleme ve krakerler yerine evinizde fıstık ve badem gibi faydalı kuruyemişler bulundurmayı deneyin ve bu ürünleri dolabınızın stratejik noktalarına yerleştirin.

Evde yemek yediğiniz öğünlerde bir psikolojik tuzak daha sizi bekliyor. Herkese servis etmek için yemekleri büyük kaselere koymak ve masanın etrafında gezerek servis etmek masadaki kişilerde psikolojik bir baskı oluşturuyor. Bazı kişiler yalnızca yemeği servis edeni ve pişiren kişiyi gücendirmemek için yemek istemese bile tabağına almayı reddetmiyor.

Bu psikolojik baskının farkında olarak seçimlerinizi daha bilinçli bir şekilde yapabilir ya da yemeklerinizi açık büfe şeklinde düzenleyerek herkesin istediği yemeği tabağına kendisinin koymasını sağlayabilirsiniz.

Bilinçsiz bir şekilde yemek yerken, aslında yemek istediğimiz miktarın üzerinde yiyecek tükettiğimiz bir gerçek.

Harvard üniversitesinde yapılan bir araştırmaya göre, televizyon izlerken atıştıran kişiler saatte 167 ekstra kalori alıyor.

Bunu önlemek için yiyeceğiniz atıştırmalıkları satın aldığınız kaptan ya da poşetten yemek yerine bir kase ya da tabağa yiyeceğiniz kadarını koyarak tüketebilirsiniz.