Hipertansiyon tedavisinde ilacın yanı sıra yaşam şekli değişikliği diye adlandırılan ilaç dışı tedaviler de bir o kadar önemli. Yaşam şekli değişikliği; tuzu azaltma, düzenli spor, ideal kiloya ulaşma, sigara ve alkolden uzaklaşma ve hipertansiyon diyetini kapsıyor. Ancak ilaç kullanan hastaların çoğu ilaçsız tedaviyi ihmal ediyor. İlaçsız tedaviye dikkat edilmezse antihipertansif ilaçların da etkisi çok azalıyor veya ortadan kalkıyor. Hipertansiyon tedavisi ancak sağlıklı bir hasta-hekim ilişkisiyle mümkün olabiliyor.
10 7

Birçok hasta kan basıncı ilaçlarla kontrol altına alındığında, kendilerini rahatsız eden baş ağrısı, nefes darlığı ve çarpıntı gibi yakınmalar ortadan kalktığında veya ilacı bittiğinde ilaç tedavisini yarıda bırakabiliyor. Oysa kısa süreli bile olsa tedaviye kesinlikle ara verilmemeli. Çünkü tedavide amaç sadece hastayı o dönemde rahatsız eden yakınmaları gidermek değil, aynı zamanda hedef organ hasarını önleyerek veya geri çevirerek kalıcı sakatlık ve ölümleri azaltmak. Hipertansiyonun büyük olasılıkla ömür boyu eşlik edeceği unutulmamalı. İlacın ani bırakılması, tansiyon değerlerinde ani fırlamaya ve kalıcı sağlık sorunlarına yol açabiliyor.
10 8

Kan basıncı kontrol altına alınan bir hastanın ilacı bırakarak ‘kan basıncı yeniden yükselecek mi?’ diye deneme yapması da büyük bir hata. Antihipertansif ilaçlar bırakılsa bile kan basıncını düşürücü etkileri bir süre daha devam ediyor. Hastada geçici, hipertansiyon yoksa, ilaç bırakılınca kan basıncı bir süre sonra kesinlikle yeniden yükseliyor. Bu nedenle ilaç tedavisinin kesilmesi ve doz değişikliği kesinlikle doktor tarafından yapılmalı.
10 9
10 10