Akraba ve komşu ziyaretleri ilişkiyi canlı tutuyor!
Akraba ziyaretleri ve komşuluk ilişkileri evliliği sürekli dinamik tutarak yorgunluğa engel olabiliyor. Haftada en az iki defa akraba ya da komşu ziyaretinde bulunanlarda, evlilik yorgunluğu riskinin azaldığını belirten Dr. Yavuz, bu ziyaretlerin hem eşler arasında paylaşımı artırdığının hem de monotonluğu yok ettiğinin altını çizdi. Evlerinde hizmetçi ya da bakıcı olanlarda da olmayanlara göre boşanmaların daha fazla görüldüğünü hatırlatan Yavuz, yemek sonrası çay-kahve sohbetlerinin evliliği pekiştirdiğini sözlerine ekledi.
187
Olumlu düşünmek evliliği sağlamlaştırıyor!
Karşılıklı empati de evlilik yorgunluğunu önleyen önemli faktörlerden biri. Kendini eşinin yerine koyarak hareket etmek çoğu zaman sorunların başlamadan çözümlenmesi ile sonuçlanır. Psikolojide ‘kendini gerçekleştiren ön kabul’ yasasına değinen Dr. Yavuz, bir insanın herhangi bir konuda ön yargısı varsa, bir müddet sonra ön kabul oluşan yasanın kendini gerçekleştirmeye başladığını söylüyor. Örneğin; ‘Eşime güvenmiyorum, beni aldatabilir’ düşüncesine sahip bir eşin güvensizliği, bir süre sonra davranışlarına yansıyabilir ve bu da ilişkiyi boşanmaya sürükler. Psikolojideki bu yasanın bir diğer adı da kuantum olumsuzlamadır. Dr. Yavuz, bunun tersine ‘Eşim beni aldatmaz’ düşüncesi ile duygularını yansıtan kişinin kuantum olumlama ile evlilik bağlarını sağlamlaştırdığını vurguluyor.
188
Çiftler birbirini eleştirirken dikkatli olmalı!
Evlilik yorgunluğunu önlemek için çiftler eleştiri ve önerileri ‘sen’ odaklı değil ‘ben’ odaklı yapmalıdır. Örneğin ‘Bu evin hali ne böyle? Sen ne dağınık bir kadınsın!’ yerine eş ‘Ev dağınık olunca kendimi kötü hissediyorum’ derse karşı taraf sorumluluk duygusuyla daha hassas hareket edecektir. ‘Sen’ odaklı eleştiriyi direkt kişiliğine yapılmış bir saldırı olarak algılayan eş, bir süre sonra işlerini yine ihmal edecektir.
189
En az 5 dakika birbirinizi izleyin…
Bilimsel bir araştırmada, yüz kişiye karşı cinsten birine beş dakika süreyle hiç kıpırdamadan bakmaları isteniyor ve şaşırtıcı bir sonuç çıkıyor. Birbirinin yüzüne bakan çiftlerden bazıları aşık olup evlenmeye karar veriyor. Dr. Yavuz da tıpkı bu araştırmadaki gibi çiftlere her gün en az beş dakika birbirinin yüzüne bakmalarını öneriyor.
Evlilik, canlı bir organizma gibi beslenmeye ihtiyaç duyar. Evlilikte 2,5 yıldan sonra duygusal beslenmenin minimuma indiğini belirten Dr. Yavuz, bunun yerini, duyma, dinleme ve anlama şeklindeki empatik paylaşımcı iletişimin aldığını, çiftlerin de bunu en iyi şekilde yerine getirmesi gerektiğini belirtti.
1810
Bu site deneyimlerinizi kişiselleştirmek amacıyla KVKK ve GDPR uyarınca çerez(cookie) kullanmaktadır. Bu konu hakkında detaylı bilgi almak için tıklayın. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.