Şişmanlığın en büyük sebeplerinden biri de, genelde oturarak çalışılması nedeniyle yeteri kadar enerji harcanamamasıdır. İş hayatınızın çoğunluğu oturarak geçiyorsa ve fiziksel aktivite yapmaya vaktim olmuyor diyorsanız, birkaç basit uygulama ile hareketinizi arttırabilirsiniz.

Asansörden 2 kat önce inmek, yürüyen merdivenlerle vedalaşmak, iş yerinde verilen molalarda mümkün olduğunca hareketli olmaya çalışmak ve hafta sonunda spor yapmak için kendinize birkaç saat ayırmak, akşamları veya hafta sonları eşinizle yürüyüşe çıkmak, çocuklarınızla oynamak sağlıklı ve başarılı bir iş yaşamını kendinize çekmekte önemli yarar sağlar.
26 10

Türk beslenme alışkanlığının neredeyse yarısını akşam yemekleri oluşturmakta. Geçiştirilen kahvaltı, yapılmayan ara öğünler, az yenen öğle yemekleri akşam yemeğinde tamamlanır. Ama ne final. Bol çeşit, yağlı, ağır yiyecekler, hamur işi yemekler ve tatlılar. Ve tabi içecekler. Uzun sofrada kalmalar. Süre ile paralel artan tüketim. Bu kültür sadece evde değil dışarıdaki yemeklerde de aynı şekilde uygulanmaktadır. Bu çok tüketim kahve veya çay ile son bulur. Daha sonra hareket etmeden uykuya dalınır.

Kilo alımı, sindirim rahatsızlıkları ve diğerleri paralelinde gelir. Bu güzel yemekleri sadece akşam öğününde değil diğer öğünlere paylaştırarak yeme alışkanlığı kazanmamız gerekli. Kültürümüzün o güzel yemeklerinin içeriklerini daha sağlıklı hale getirebiliriz. Bilinçli tercihler yapabiliriz. Tüketim miktarını azaltabiliriz. Yemekten sonra biraz yürüyüş yapabiliriz. Yemekten kalkar kalkmaz uyumamalıyız.
26 11

Günümüzde yemeğe zaman ayırma anlayışı, alışkanlığı, kültürü ne ile ifade ederseniz, ortadan hızla kalkmaktadır. Yemeğe ayrılan zaman boşa harcanan zaman gibi algılanmaktadır. Bu öğrencilik yıllarında kazanılmaya başlanmaktadır. İş hayatında pekiştirilmektedir.

Birçok yiyeceğin tadına varılmadan, çiğnenmeden yutulmakta. Bu yemek kültürünün yok olmasına hız kazandıran bir durum. Hızlı yemek; hızlı kilo alımı, fast-food beslenme, sindirim, kalp-damar vb birçok rahatsızlara neden olmaktadır. Oysa sağlığımız, geleceğimiz, başarımız, kaliteli yaşamamız için yemeklere gerekli zamanı ayırıp, lezzetlerin tadına varmalıyız. Beslenmeyi arabaya benzin koyar gibi yapmamalıyız. Unutmayın sağlıklıysanız hayatın ve işin anlamı vardır.
26 12

Toplum olarak tuz tüketimimiz çok fazla. Bu konu sık sık gündeme gelir ve uzmanlar basın yoluyla bilgiler verir. Erkeklerde tuz tüketim miktarı çok yüksek. Tuz; kalp damar rahatsızlıklarını arttırmakta, vücuttan su atımını yavaşlatmakta ve ödeme neden olmakta, böbrekleri yormakta, tuzu normal seviyelerden biraz kaçırabilirsiniz ancak bu fazlalığı bol su içerek, bol çiğ sebze yiyerek ve bol hareket ederek bloke eder vücudunuzun ödem yapmasını önleyebilirsiniz.
26 13