Büyük ya da küçük, spor sütyeninde ya da siyah seksi bir sütyende olsun göğüsler doğurganlığın simgesi.

Göğüsler bir kadının beslenmeyi ve hayatı devam ettirecek gücünün simgesi. Aynı zamanda ergenlik döneminin başlangıcını simgeledikleri gibi göğüsler,kadınların üretkenliğinin de bir sembolü.

Bu nedenle Pamela Anderson'un göğüslerini nefes kesici bulurken Ned Beatty'nin erkek göğüslerinden etkilenmiyorlar.

Her iyi eş, kadın göğüslerinin ilkel libidinal bölgesine çok yakın olduğunu bilir.

Göğüsleri sevmelerinin bir başka nedeni de, eğer bu bikini bombalarını nasıl kavramak gerektiğini bilirlerse bir kadını zevkin doruklarına taşıyabilirler.

Hangi gazeteye, dergiye ya da mağaza kataloğuna bakarsanız bakın kadınların göğüs dekoltesinin vurgulandığını görürsünüz.

Göğüsler yalnızca estetik cerrahi alanında ya da film endüstirisinde kendi varlıklarını ispatlamadı, aynı zamanda reklam ve pazarlama alanlarında da gücünü ispatladı.

Çikolata reklamlarında yoğun olarak göğüs dekoltesi kullanılması ya da göğüs şekilli mouse padlerin bu kadar çok satılmasının başka bir nedeni olabilir mi ?

Erkekler kadınların göğüslerini yatıştırıcı buluyor. Acı gerçekler ve zorluklarla dolu hayat mücadelesinde göğüsler , erkekler için yumuşacık , kucaklayıcı ve her şeyi unutturan bir etki sağlıyor.

Göğüslerin bu yatıştırıcı etkisinin tabii ki çocukluktaki emzirmeyle yakından ilgisi var. Göğüsler bize annemizin bizleri kötülüklerden koruduğu o hayali günleri hatırlatıyor.