Gülümseyin. Sahte olup olmaması hiç önemli değil, sadece dudaklarınıza 'gülümse' emri verin. Harvard Üniversitesi Klinik Psikoloji Eğitmeni Nancy Etcoff'un herkese ilk tavsiyesi bu: "Sadece gülümsediğinizde hareket ettiğiniz sinir ve kaslar bile beyninizin mutluluk hormonu salgılaması için yeterlidir."

İnanmıyorsanız deneyin ve görün!

İltifatları kabul edin. Özellikle Türk kadını güzel bir söz duyduğunda teşekkür edip bunun keyfini çıkarmak yerine iltifatı eden kişiyle savaşmayı tercih ediyor. Bu çok yanlış bir davranış! İnsan psikolojisi araştırmacısı Judith S. Beck, bir iltifatı olduğu haliyle kabul ettiğimizde daha değerli hissettiğimizi yaptığı deneylerle kanıtlamış.

Cildinizi bakımlı tutun ve sizin için muhteşem olan bir fondöten edinin. Makyaj sanatçısı Mally Roncal bu işin küçük bir taktiği olduğunu söylüyor: "Aynaya baktığınızda kendimizi kötü hissetmemize sebep olan bölgeler gölge alan yerlerdir. Göz pınarı, göz köşeleri, burun deliklerinin çevresi ve dudakların iki köşesi... Buralara kapatıcı uygulayın. Aydınlık görüntüyü çok seveceksiniz."

Yeni şeyler öğrenin. Bu bilgileri kullanmanıza bile gerek yok. Hiç beklemediğiniz bir anda tamamen kendi isteğinizle öğrendiğiniz bir bilgiyi kullanabildiğinizde kendinizi çok farklı ve güvende hissedeceksiniz. Yepyeni yemek tarifleri, yepyeni bir dil, yepyeni bir klasik eser ya da tercih ettiğiniz bambaşka bir yenilik sizi 'yepyeni bir kadın' yapabilir.