Bir baba olarka kızların sadece yanlışlarını söylemekle yetinmeyip, bu yanlışları düzeltmek gerekir. Ve bu yanlışları düzeltmenin en iyi yolu ona vaaz vermek değil, yapılan hareketlerle örnek olmak olur.

Unutmayın, çocuklar ebeveynlerin yansıması... Dürüstlükle yapılan hareketler çocuğa da yansır ve onun doğruları olur.

Mükemmel diye bir şey yok! Bu yüzden kızlara mükemmel bir vücut, mükemmel kariyer, mükemmel bir gelecek için baskı yapılmamalı. Bir genç kız bu baskılardan oldukça bunalır.

Özellikle ergenlik çağındaki genç kızlar kendilerinde fazlasıyla kusur bulur. Bir baba, kızının yaşındayken ne gibi kusurlara sahip olduğunu, aslında bunların bir kusur dahi olmadığını komik ve tatlı bir dille söylemeli. Unutmayın çocukların üzerinde mükemmel olma baskısı son derece mutsuz edici sonuçlar doğurabilir.

Gerçek aşkın koşulsuz olduğunu kızlarına babalar öğretmeli. Başka hiçbir beklenti olmaksızın koşulsuz aşkın peşinden gitmesi için onu cesaretlendirmek gerekiyor.

Bu koşulsuz sevgiyi ona aşılamak ebeveynlerin elinde.

Kızlara bu sevgiyi vermek için, beraber akşam yemekleri yiyen, ona sımsıkı sarılmaktan çekinmeyen ve onu sevdiğini her fırsatta belli eden baba doğru yoldadır...