Kadın olmak zordur!

Kadın olmak zordur, beceri ister.. Savaşma gücü, azim ister. Annelikte anaç ve fedakar, eş olmakta güzel, bakımlı, yatakta kıvrak ve alımlı, mutfakta becerikli olmak zorundadır kadın. İş kadınıysa daha da farklıdır rolleri. Erkek hegemonyasındaki iş dünyasında kendisine yer bulmaya çalışır. O yeri bulması yetmez bir de o yerde kalmaya uğraşır. Kimi zaman kadın diye aşağılanır, seksist zavallılarla savaşır. Kimi zaman tacize uğrar, ahlaksızlarla uğraşır. Kendi parasını kazanır ama bedelini de öder kadın.

Mini etek giyse suç olur, makyaj yapsa aranıyor olur, kahkaha atsa şuh, hatta hafif olur, kendine güveni varsa havalı olur, evet dese basit hayır dese kaprisli olur. Özgür olsa ahlaksız, düşüncelerini savunsa çokbilmiş olur. Salt kadın olduğu için ikinci sınıf bir tür olur. Araba kullanır, trafikte maganda kurbanı olur. Kolay boşanamaz, boşansa ‘ateşli dul’ olur. Bir türlü bitmez dertleri. Kadınsa doğuştan suçlu, doğuştan güçsüzdür. Aslında ne kadar güçlü olduğunu hep ispat etmek zorundadır gerçek gücün ‘kas’ lardan geldiğini sanan sığ beyinlere. Bedenine bile karışılır. Çocuk yapıp yapmama kararına kadar burunlar sokulur. An olur, komple kadın olmaktan bıkar, biter, yorulur.

Kırsaldaysa daha da şanssızdır kadın. Bir vajinayla doğmuştur çünkü, kız çocuktur, değersiz olur. Hayatı daha o an alınır elinden. Okula gönderilmez, gözü açılsın istenmez, körlüğe mahkum olur. Pembe doğar, kapkara olur. Büyür. Mahzun olur. İki koyun karşılığında satılık olur, dedesi yaşındaki adama torun değil eş olur. Çocuk doğurur, damızlık olur, yetmez bazen kuma olur. Bakire değilse utanç kaynağı olur, öldürülür, mevta olur. Kocasından dayak yer, stres topu olur. Şiddet alnının yazısı, boyun eğmek kaderi olur. Kocasının ailesine hizmetçi, kendi kendine düşman olur. Sesini çıkaramaz, eksik etek olur, ezilir, küçücük olur. Önce hayallerini unutur, sonra kendini.. Zamanından çok önce yaşlanır. Otuz yaşındadır ama altmış olur. Görünüşü büyüdükçe ruhu küçülür, daralır. Hep kaybeden olur. Yüreği kanar, canı yanar, dayanamaz, yaşayan ölü olur. Aslında artık ‘yok’ olur..
Sığ zihniyetlerin sandığının aksine, bekaret zarı yırtıldığı an başlamaz kadın olmak.. Kadın olmak vajinada değil, düşüncelerde, kalpte, hayatın zorluklarında başlar..

8 Mart Dünya Kadınlar Günü… Kutlu olsun mu? Tüm bu yazdıklarımdan sonra? Siz karar verin…..

https://www.facebook.com/Evrim.Akses

https://twitter.com/evrimakses

"Sitemizde köşe yazarı olarak yazı yazan tüm yazarlarımız yazdıkları yazı ve görüşlerden tamamıyla kendileri sorumludur. Köşe yazarlarının yazılarından dolayı İnternethaber Yayıncılık AŞ. (elmaelma.com) hiçbir şekilde yasal sorumluluk kabul etmemektedir."