Bir Domuz Hikayesi...

Evrim Duyal Akses

Gün geçmiyor ki ülkemde içim sızlamadan haber izleyebileyim.. Her gün cinayet, cinnet, dehşet, tecavüz, gasp, şiddet ne ararsanız var..

Son izlediğim videoda Samsun’da bir takım insan provaları (insan diyemiyorum zira insanlığa henüz terfi edememişler) muhtemelen açlıktan şehre inen bir yaban domuzuna işkence ediyorlardı. ‘Vurun, vurun’ nidaları eşliğinde hayvanı kıstırmaya çalışıyorlar, taşlıyorlardı. Sonunda iş iyice ve utanmazca eğlenceye döndü. Bitkin düşen hayvanın üstüne çıkıp bir de hatıra fotoğrafı çektirdiler! Zafer pozu vererek! Muhtemelen ne kadar ‘güçlü’ olduklarını gösterecekler o fotoğrafla çevrelerine.. ‘Domuzun canına nasıl da okudum ama’ deyip övünecekler.. Gerçek gücün kas gücü değil, kalp ve akıl gücü olduğunu hiçbir zaman bilemeden yaşayıp zavallılıklarıyla yok olup gidecekler..

Muhtemelen açlıktan şehre inmiş domuzu, kendileri gibi yaratılmış bir ‘can’ olarak görmek yerine, olabilecek en vandal şekilde düşündüler ve yine olabilecek en vahşi şekilde hareket ettiler. Domuzun dinen yasak ve uzak durulması gereken bir hayvan olduğunu düşündüler muhtemelen hemen. Oysa dinen yasak olan, o hayvanın etinin yenmesiydi. Yani domuz değil, etini yemek haram.. ‘Domuz eti haram’ demek ‘domuz görürsen öldür’ demek mi?? Cehalet böyle birşey. Ve cehaletin kötülükle harmanlanmış hali! Hayvan sevgisi, çevre bilinci zaten yok belli. Onu öldürünce sevaba gireceklerini düşünmüş bile olabilirler. Hani domuz pis, haram ve günahkar bir hayvan ya..

Çok zorlanıyorum bu olayı kaleme alırken. Videoyu içim acıyarak izledim. Üzgün ve kırgınım. Mensubu olduğum toplumun bu kadar vahşi olabilmesi dehşete düşürüyor beni. Sokakta karnını doyurmaya çalışan kedi görse ona tekme atabilenler var aramızda.

Canlı’ya sadece yaratandan ötürü bile saygı duymak yerine, onu taşlayarak öldürmeyi maharet sanan mahlukların (insan diyemiyorum bunlara) cirit attığı bir toplumdan beklentilerim konusunda her geçen gün daha da geriye gidiyorum. Yine de umudumu yeşil tutmaya çalışıyorum. Ama çok zorlanıyorum açıkçası..

Hayvan hakları savunucuları konuyla ilgili bir şey yapıyorlar mı henüz bana bilgi gelmedi. Ama ortada vahşi doğaya zarar verme teşebbüsü var. Bir hayvana uygulanmış şiddet var.. 

Acz içinde olan bir canlıyı, hem de sana saldırmıyorken böylesi bir hırs ve hınçla katletmeye çalışanlar için yazacak hem çok şey var hem de hiç birşey yok.. İlkelliğin zirve yapmış hali videoda görülüyor. Fazla kelimeye hacet yok.

Vicdan.. Merhamet.. Saygı.. Umarım bu kavramlar tüm insanların kalbinde gerçek anlamlarını bir gün bulur...

Sorun Yok O Zaman....

Geçen yazımda, Nurettin Yıldız’ı eleştirmiş, kınamıştım. 6 yaşında ‘çocuk’la evlilik konusundaki incileri yüzünden.. Bir kaç okurumdan geri dönüş aldım. Hoca’nın dediklerini tam okumamışım. Hoca, kızlar 6 yaşında evlenebilir derken fiili evliliği kastetmemişmiş. E tamam o zaman, sorun yok! Boşuna yüklenmişim Hoca’ya. Madem cinsellik yok 6 yaşında evlilik elbette normal!.. (Aklıma mukayyet!)


https://www.facebook.com/Evrim.Akses

https://twitter.com/evrimduyal

"Sitemizde köşe yazarı olarak yazı yazan tüm yazarlarımız yazdıkları yazı ve görüşlerden tamamıyla kendileri sorumludur. Köşe yazarlarının yazılarından dolayı İnternethaber Yayıncılık AŞ. (elmaelma.com) hiçbir şekilde yasal sorumluluk kabul etmemektedir."
Yorumlar