Yatak odalarında sağlığı tehdit eden yerler düşündüğünüzden kötü olabilir!

Yatak odalarımız sığınaklarımız gibi. Dinlenme ve uyuma hissi uyandıran yerler. Hayatımızın yüzde 36'sını geçirdiğimiz mekanlar. Ancak uzmanlara göre yatakodalarımız endişe verici kimyasallar ve mikroplarla dolu. Dahası uyku sırasında vücut sistemimiz savunmadan ziyade onarma işi yaptığından bedenimiz bu kimyasal ve mikroplara karşı çok savunmasız durumda. 

Peki güvenli sandığımız yatakodalarımız bize zarar veriyor mu? Yatak odalarımıza yakından bakalım!

YATAĞIMIZDAKİ KİMYASAL TOZ

Yatakların artık hemen hepsi aleve karşı dayanıklı şekilde üretiliyor. Ancak birçok uzman, şiltelerin ateşe dayanıklı hale getirilmesi için kullanılan malzeme ve kimyasalların kanserojen olduğu fikrinde. Uzmanlara göre bu kimyasallar tozlar gibi odamızın her yanına sızabiliyor ve bizler sürekli onları soluyoruz. Önerilebilecek tek çözüm ise odaların tozdan arındırılması ve sürekli havalandırılması. 

HALILARA DİKKAT!

Kabul ediyoruz. Soğuk kış günlerinde halısız bir yere basmak korkunç olabilir. Hele ki sabah yataktan çıkarken. Ancak halıların kullanımı, iç mekan tozları, alerjenler ve mikroorganizmaların artması için en elverişli yerler. Özellikle astım gibi solunum yolu hastalıklarının temel nedeni olabilirler.

Halılar özellikle akarların artmasına neden olabilirler. Ahşap zeminler daha iyi bir seçenektir, ancak yatak odasında yumuşak halılarda ısrar ederseniz, düzenli olarak antialerjik bir vakum sistemiyle temizlik sağlayın deriz. 

Ayrıca uzmanlar yılda en az 1 kez profesyonel buharlı temizlik öneriyorlar. 

YASTIKLARIN DURUMU ÇOK FENA

Manchester Üniversitesi'nde yapılan bir araştırmada, kullanılan tipik yastığın, çok sayıda mantar türünü barındırdığını ortaya koydu. Sıcak ve nemli yer seven mantarlar için yastıklar ve yorganlar en ideal yerdir ve astımdan sinüzite bir çok hastalığa neden olabilirler. Aynı zamanda mantar sayısı yüksek bir yastık sivilce ve cilt lekelerine de neden olabilir. 

Mantar artışlarını engellemenin en pratik yolu saç kurutma makineniz ile haftada bir kez yastıklarınızı ve yorganlarını kurutmak. Yılda bir de yastıklarınızı ya yüksek ısıda temizletin yada değiştirin. 

FLORASAN AMPÜLLER

Yatak odanızda enerji tasarrufu sağlayan floresan ampuller mi kullanıyorsunuz? Cildinize zarar verebilir ve hatta sizi gece boyu uykusuz tutabilirler. İngiliz Dermatoloji Dergisi'nde yapılan bir araştırmada, kompakt floresan lambaların, ultraviyole ışık yaydığı bunun da deri hasarına ve kızarıklığa neden olabileceğini buldu. Aynı zamanda kapalı olduklarında bile titreşim yayan bu ampüller baş ağrısı nedeni de olabiliyor. Uzmanlar mavi ışık yayan bu ampüllerin vücut için gün ışığı algısı yarattığını bunun yerine yatak odalarında kırmızı ışık yayan ampüllerin kullanılmasını öneriyor. 

MOBİLYA MALZEMENİZ NE?

Yatak odanız antika mobilyalarla dolu değilse, kaçınılmaz olarak bir yerde sunta yada sentetik ahşap var demektir. Sorun şu ki, bu sentetik ahşap formları, formaldehit içeren çok miktarda yapıştırıcıyla birbirine yapıştırılmış koz ve tahta parçalarından oluşuyor. Bu tip malzemelerden üretilen mobilyalara uzun süreli maruziyet gözler, burun ve boğazda yanma hissi ve solunum problemlerine neden olabilir. Aynı zamanda yüksek miktarda kansorejendir. Sahte ağaçlardan yapılan bu mobilyalar araştırmalara göre 10 ila 20 yıl arasında kansorejen gaz salınımına devam ediyor.

ŞARJLARI ÇIKARIN

Şarj cihazı veya elektrikli çalar saatin yanında dinlenmek vücut için biraz zordur. Yatmadan önce, yardımcı olup olmadığını görmek için yatak odanızdaki ışıklar ve prizlere güç veren sigorta kutusu anahtarlarını çevirmeyi deneyin.

DUVAR BOYALARI

Boyalar genellikle buharlaşıp solunduğunda baş dönmesine, baş ağrısına ve hatta beyin fonksiyonlarına zarar verebilecek çözücülerle doludur. Yaşamımızın üçte birini yatak odasında geçirdiğimiz ve çoğunlukla uykudayken derinden nefes aldığımızı düşünersek boyalara karşı çok savunmasız durumdayız. Uzmanlar kil ve kireç katkılı çevre dostu ve su bazlı boyaları tercih edin önerisinde bulunuyorlar. 

PENCERE SİSTEMİ

Çift çamlar soğuk geçirmez evet ama asılnda yoğun küflenmeyen neden olduklarını biliyor muydunuz? Küflü ortamlar solunum yolu enfeksiyonları, alerjiler ve astım olma ihtimalinizi yükseltir. Bu nedenle percere sistemleri seçerken özellikle çift cam kullanacaksanız nem emici özellikleri olanları tercih edin. 

RADYATÖRLER SORUNLARI YÜKSELTİYOR

Radyotörler de odanızdaki gizli düşmanınız olabilir. Arkasında bikiren tozlar kış aylarında sıcak havayla birlikte tüm odaya yükselirler. Nefes aldığınızda da bu tozlar vücudunuza girer. Bu sorunu en aza indirmek için radyatörlerinizin arkalarını mutlaka iyice temizleyin.