Çok mutlu hissettiğiniz veya öfke patlamalarının eşiğinde olduğunuz durumlarda zamansız gelen tatlı bir şeyle yeme isteği sonrasında sizi pişman olacağınız fazla kalori düşüncelerine itebilir. Bu noktada tatlı krizini önlemek ve bilinçli bir şekilde tatlı tüketimini dengelemek için Dr. Fevzi Özgönül, Elmaelma.com okurları için bazı önerilerde bulundu. Tatlı kriziyle baş etmek veya önlemek için zeytin yaprağını kullanabileceğinizi biliyor muydunuz? Bizde öyle tahmin etmiştik. İşte bu noktada tatlı krizi nasıl önlenir? Tatlı krizi nasıl bastırılır? Gibi sıklıkla merak ettiğiniz sorulara yanıt aradık! İşte sizi tatlı krizinden tamamen kurtaracak öneriler!
Bazen öyle anlar olur ki, aniden tatlı bir şeyler yeme ihtiyacı duyarsınız ve tatlı yemeden rahat edemezsiniz. Bu durumu genelde tatlı krizleri olarak da algılayabiliriz. Peki bu tatlı krizlerinden kurtulmak için neler yapmamız gerekiyor? Dr. Fevzi Özgönül işte bu noktada tatlı krizini kökten çözecek bir tarif vererek tatlı isteğinin 5-6 günde azalacağını söylüyor.
Bedenimiz enerji olarak kandaki şekeri kullanır. Kan şekeri, sadece basit karbonhidrat diye tabir ettiğimiz unlu yiyecekler, ekmek, şekerler, çikolata, meyve gibi tatlı veya unlu yiyecekleri yediğimizde oluşmaz. Hemen hemen tüm yiyeceklerin içinde mevcuttur. Yeri geldiğinde yiyeceklerin içerisindeki yağları bile sindirim sistemimiz şekere dönüştürebilir.
Bu nedenle tokluk kan şekeri yani yemek yedikten sonra ölçülen kan şekerinde de yükselme olur. Kan şekerinin yükselmesi için mutlaka yukarıda saydığımız basit karbonhidratları almak zorunda değiliz. Hatta aç kaldığımızda bedenimizdeki bir kısım yağları bile enerjiye dönüştürebilir. Fakat bu dönüşüm en kaliteli olandan başladığı için kısa açlık dönemlerinde önce yüzümüz ve gitmesini hiç istemediğimiz cilt altı yağlarından başlar. Bu nedenle aç kalarak yaptığımız diyetlerde önce yüzümüz çöker sonra cildimizde sarkma olur fakat bir türlü gitmesini istediğimiz göbek, kalça ve basen yağlarından kurtulamazsınız.
Basit karbonhidratları yiyecek olarak seçtiğimizde sindirim sistemimiz yavaş yavaş diğer yiyecekleri sindirmeyi azaltır ve sindirim sistemimiz tembelleşmeye başlar. Bir gün ekmeksiz doymamayı, midemiz dolu olduğu halde tatlı isteğini sindirim sistemimiz tembelleştiği için hissederiz.Bu durumdan kurtulmak için öncelikle basit karbonhidratları azaltmak ve sindirim sistemini güçlendirmek gerekir.
Sindirim sisteminin tembelleşmesinin bir nedeni de bağırsak içinde yerleşmiş olan sindirime yardımcı bakterilerin (probiyotik) zamanla tatlı ve hamur işinden beslenen zararlı bakterilere dönüşmesi de etkendir.
Tatlı İsteğini Tamamen Yok Etmek İçin Zeytin Yaprağını Deneyin!
Zeytin yaprağı, çay olarak da tüketilebilir fakat bizim önerimiz, çay olarak satın aldığınız kurutulmuş zeytin yaprağını öğüterek toz haline getirmeniz. Zeytin yaprağının bir çok yararının yanında bakteri ve mantarlara karşı da öldürücü etkisinin olduğudur. Bu etkisi ile bağırsaktaki zararlı bakterileri yok ederek, ev yoğurdu, peynir, turşu, sirke gibi gıdalarda bulunan doğal probiyotiklerin bağırsağa yerleşmesine olanak sağlar.
Bu karışımı yazın saat 18-19 , kışın da 16-17 gibi, ikindi kahvaltısında tüketmeye önem gösteriniz.
Yapılışı: Kurutulmuş zeytin yaprağını toz haline gelinceye kadar öğütün veya hazır olanını alın.1 kase yoğurt, 1 avuç içi kadar çiğ badem ceviz yada fındık içi (dilerseniz bir tanesi yada hepsi toplam 1 avuç içi kadar), (rendeleyerek de kullanabilirsiniz), 1 çubuk tarçın, ½ çay kaşığı öğütülmüş zeytin yaprağı yeterli olacaktır.
Tümünü karıştırıp afiyet ile yiyin. Akşam yemeğinde sadece acıkınca geç saatte çorba içmeye gayet edin. Bunu 5-6 gün sürdürün. Uyguladıktan sonra açlık hissinde azalma ve tatlıya karşı bir isteksizlik hissetmeye başlayacaksınız. 21 gün uygulayıp 1 hafta ara verebilirsiniz.