Bersu: İnsanlar sana saygı duyuyor, bence bu senin arkadaş canlısı tavrından kaynaklanıyor. Rodrigo: İnsanları yanaktan öpmeyi umursamıyorum ama bana sarılmalarını ve dokunmalarını sevmiyorum. Ece: Tabii ki bir kişisel alanınız olmalı. R: Evet, kişisel alan. Ne zaman Los Angeles, İstanbul ya da Londra gibi büyük bir şehirde dışarı çıksam fotoğrafçılar tarafından görüntüleniyorum ve her seferinde poz verip teşekkür ediyorum. Şu anda görünüşümü seviyorum, yaptıklarımın sonuçlarını görmeyi ve fotoğraf çektirmeyi de seviyorum ve bundan mutluluk duyuyorum. Ünlüler geçirdikleri ameliyatları saklıyor çünkü bundan gerçekten utanıyorlar, vücutlarının bir bölümünü beğenmemek onları utandırıyor. Çünkü bu bir şeyi gösteriyor. Çoğumuz görünüşümüzden memnun değilizdir en azından toplumun %90’lık bir kısmı, zaten kusursuzluk diye bir şey de yok. Göz önünde olduğunuz zaman üzerinizde belli bir şekilde görünmeniz konusunda baskı oluşuyor. Ünlü biri olmak tam zamanlı bir iştir, evde yatıp şampanya içmek değildir, çok zor bir iş. Ben pazar gününden diğer pazara kadar çalışıyorum, şimdiye kadar 28 ülkede yayınlanan 58 programa katıldım. Üzerimdeki baskıyı tahmin edebiliyor musunuz? Yalnızca dış görünüşümle ilgili değil, konuştuğum konularda örnek teşkil eden biri olarak hissettiğim baskıyı hayal edin. Estetik dışında başka konularda da konuşabiliriz, dedikodu yapabiliriz, seyahat etmekten, modadan, hayattan bahsedebiliriz.

Bersu: Gerçekten harika bir stilin var. Ne zaman fotoğraflarına baksak gerçekten çok şık görünüyorsun. Farklı giysilerin var, makyajın, saçın gerçekten her şeyin muhteşem! Rodrigo: Evet, sanırım ben dış görünüşümle gurur duyuyorum. Kendimi seviyorum ve iyi görünmek istiyorum. Bence hepimiz kendimizi sevmeliyiz. Ve siz de kendinizi sevmeli ve kendinize özen göstermelisiniz. Vücudunuzla ve dış görünüşünüzle gurur duymalısınız. Vücudunuzun sizin tapınağınız olduğunu ve bu tapınağa saygı duymanız gerektiğini unutmayın. Eğer vücudunuzun bir bölümünü beğenmediğiniz için estetik olmak istiyorsanız benim kurallarımı takip edin. Arkadaşlarınızla, ailenizle, yakınlarınızla bu konuyu konuşun, en az 3 doktor ile görüşün ve istediğiniz şeyin peşinden gidin.

Ece: Çok formdasın, bana diyetinden bahsedebilir misin? Rodrigo: Açıkçası hiç de fit değilim! Egzersiz yapmıyorum, bunun için vaktim yok. Dünyanın en mükemmel karın kaslarına ve kol kaslarına sahibim ama estetik sayesinde oldu. Şu anda biraz kilo fazlam var. Kendime bir hedef koydum, 8 kilo vermek için 19 günüm var. Biraz atıştırıyorum, şu anda İstanbul’dayım ve Maraş dondurması yiyorum, karışık kebap, yoğurtlu kebap yiyorum, tabii Türk tatlıları ve Türk lokumu da. Ve bu durumdan dolayı ben Türk yemeklerini suçluyorum. Ben bu şekilde doğmadım, ben kendimi bu hale getirdim. Benim genlerim ve yapım gereği yağ hücrelerine sahibim. Yağlı yiyecekler, tatlılar, dondurmalar yediğim zaman kilo alıyorum. Ama 19 gün sonra Kanada’da yayınlanacak olan yeni projeme Bersu ile hazırlanıyorum. Bersu'nun benim için hazırladığı detoks diyetine dün başladık. Açıkçası oldukça güzel bir liste, bol bol fıstık, kuruyemiş yiyebiliyorum, tek sıkıntım şampanya içememek.

Bersu: Yalnızca 2 hafta sürecek Rodrigo, sonrasında kilo verip projene başlayabileceksin. Rodrigo: Bu çok zor olacak. biliyor musun, profesyonel biri gibi davranmalıyım ve Kanada’nın bana şu anda verdiği bu harika fırsatı iyi değerlendirmeliyim. Bu konuda son derece heyecanlanıyorum, Bersu lütfen bana yardım et. B: Tabii ki, yardım edeceğim. R: Şuna baksana 8 kilo vermem lazım. Böyle olmam lazım. B: Sen zaten fitsin ama şu kadar olmak istiyorsan böyle görüneceksin. R: Ben bu şekilde görünmek istiyorum, zayıf ve mutlu! Ben mutluyum zaten sadece biraz kilom var. B: Rodrigo, zayıflayacaksın ve yeni programına süper bir başlangıç yapacaksın. R: Çok teşekkür ederim, sana güveniyorum.