Her gün aile boyu 2 tane çikolata yiyen, akşam yemeklerini fast food restoranlardan söyleyen ve asla kahvaltı etmeyen Fiona, gittikçe ağırlaşan bedeninin ruhunda yarattığı bozukluğu hissetmeye başladı. Eskiden neşeli ve enerjik olan Fiona, son 2 yılda çabuk yorulan, çabuk sinirlenen ve hayattan keyif almayan birine dönüşmüştü. Üstelik kan testi sonuçları da alarm vermeye başlamıştı. Artık sokakta bile yürümekten hoşlanmayan sürekli bedenini düşünen Fiona alışveriş yapmayı, yeni kıyafetler almayı da reddetti.

Düğün gününde gelinlik içindeki vücudundan bile hiç hoşlanmadığını söyleyen Fiona, kilo vermek için kendisine itici bir güç oluşturması gerektiğini fark etti. Fiona için bu itici güç 'Plajda cesurca bikini giymekti.'

Geçen Ocak ayında diyet yapmaya başlayan Fiona için başlarda işler çok da kolay olmadı. Vücudu sürekli lezzetini bildiğini yiyecekleri istiyordu. Ancak o pes etmedi. Tartıda az da olsa kilo farklarını görmeye başlayınca Fiona için diyet daha da kolay bir hal almaya başladı.  "Sokakta yürürken kendimi rahat hissetmem ve tekrar kendim olmam gerekiyordu" diyen Fiona, yaşadıklarını şöyle anlattı:

"Ben ve kocam, 32 yaşındaki Leo, akşam yemeğinde sık sık paket yemeklerden hoşlanırdık ve hızlı servis yapan bir fast food restoranı evimizin tam yakınındaydı. Başlarda yürürken bile nefes almakta zorlanıyordum. Şimdiler futbol antrenmanı bile yapabiliyorum. Geçmişte bu denli çok kilo almamın nedeninin kalori hesabı yapmadan yediğim sağlıksız yiyecekler olduğunu biliyorum. Diyetimi değiştirdiğimden beri cildim temizlendi, hızla forma girdim, rahat nefes alabiliyorum ve en önemlisi artık mutlu ve özgüvenli hissediyorum."