SİNDİRİM AĞIZDA BAŞLAR!
Sindirim, genel algının aksine mide de değil ağızda başlar. Ağızda çiğnenen besin maddeleri daha küçük parçalara bölünür, yüzeyi genişler ve ağız salgısı (tükürük) ile karışır. Tükürükte bulunan enzimler, sindirime yardımcı olur ve besin maddeleri mide sindirimi için daha hazır hale gelir. Hızlı yemek yeme sonucunda besin maddeleri mideye tam sindirilmemiş bir halde ve daha büyük lokmalar halinde ulaşır. Besinler sindirim için hazır olmadığından da mide daha fazla efor harcar, yorulur ve beraberinde de hazımsızlık, dolgunluk hissi, yanma, şişkinlik ve ağrı gibi şikayetler ortaya çıkar.
YEMEK SONRASI YÜRÜYÜŞ HAZMI KOLAYLAŞTIRIR
Besinlerin yavaş yavaş ve sindirilerek yeme alışkanlığının toplum tarafından kazanılması çok önemlidir. Çünkü sağlıklı bir yaşamın başka bir anahtarı,ne tüketildiği kadar nasıl ve ne şekilde tüketildiğinde de gizlidir. Yemek sonrası aktivite de sağlık için gereklidir. Akşam vakitlerinde yapılan yürüyüşler midenin hazmını kolaylaştırır, böylelikle besinler daha hızlı bir şekilde çözülür.
HIZLI YEMEK DOYMA DUYGUSUNU ORTADAN KALDIRIR
Mide ve beyin senkronize çalışmaktadır. Bu nedenle yemek yerken alınan bir lokmanın mide tarafından karşılanması ve uyarının beyne gidip doyma merkezini uyarması ortalama 20 dakika sürer. Vakit kazanmak için hızla yenilen bir yemek, beynin doyma merkezini geç uyarır ve beyne doyma ile ilgili mesajı da geç ulaştırır. Bu davranış bir alışkanlık haline geldiğinde ise doyma merkezi uyarılmadığından daha fazla yemek yenmiş olur. Hızlı yemek yeme bir süre sonra kronik hale geldiğinde obezite ve metabolik sendrom gelişimine yatkınlığı artırır. Aşırı kilo da diyabet ve kalp-damar hastalıkları ve inme gibi önemli sorunlara davetiye çıkarır.
YAVAŞ YEMEK YEME VÜCUDA SAĞLIK KAZANDIRIR!
Yavaş yenilen yemek sayesinde mide de yanma, ekşime, dolgunluk hissi oluşma riski en aza iner. Bu da yemeği daha keyifli hale getirir, besinlerden tat almayı sağlar.