Son günlerde televizyonlarda ve gazetelerde yaptığı açıklamalarıyla dikkatleri üzerinde toplayan Uzman Diyetisyen Çağatay Köşkeroğlu, kendi soyadını taşıyan bir diyet programı uyguladığını belirtip, “diyetin başladığı gün, zayıflama da başlıyor” diye ifade ederek bu diyet programının detaylarını anlattı.İşte başlandığı gün zayıflatan o diyet programı;
Köşkeroğlu diyeti, doymuş yağlardan uzak, bitkisel kaynaklı yağların tercih edildiği, organik ve işlenmemiş ürünlerin tüketilmesini öneren bir diyet tarzıdır. Programımız 4 aşamadan oluşuyor.
1-ARINMA EVRESİ
Arınma evresinde, detox programı uyguluyoruz ve böylelikle vücut, toksinlerden ve ödemlerden arındırılıyor. Bu evrede vücudun daha sağlıklı bir şekilde çalışır hale gelmesini hedefliyoruz.
2-DENGELEME EVRESİ
Dengeleme evresinde, ağırlığı organik sebzelerden oluşan bir programa bırakıyoruz. Bu evrede birey, kas kaybı yaşamasın diye yeterli miktarda protein ekliyoruz. Bu evrede bireyin kas kütlesinin artışını gerçekleştirip metabolizmanın hızlanması hedefliyoruz.
3-VURGU EVRESİ
Vurgu evresinde ise karbonhidrat alımı oldukça azaltılıyor, alınan protein miktarı ise arttırılıyor. Bu evredeki amaç, vücuda enerji vermesi amacıyla ilk olarak kullanılan karbonhidratların bir an önce tükenmesini sağlayarak, enerjinin yağlardan sağlanması ve böylelikle yağ yakımının gerçekleşmesidir.
4-KORUMA EVRESİ
Koruma evresinde ise, 4 besin grubunu da dengeli bir şekilde tüketerek olduğumuz kilomuzu korumaya çalışıyoruz.
Köşkeroğlu Diyeti’ni diğer diyetlerden ayıran en büyük fark, detox programı yardımıyla vücudun toksinlerden arınmasını sağlayıp, daha sağlıklı bir şekilde çalışmasını hedefliyoruz.
Bu diyet programında bireyler, birinci günün sonundan itibaren zayıflamaya başlıyorlar.
Bireyler sadece zayıflamak veya kilo almak için diyetisyenlere başvurmamalıdırlar. Yaşamın her anında hastalıklara karşı korunmak ve daha sağlıklı bir hayat geçirebilmek için beslenme desteği almaları gerekmektedir. Ancak insanlarımız sağlık sorunları yaşamaya başladığında veya artık eskisi gibi hareket kabiliyeti kalmadığında zorunluluk haline gelmiş oluyor.
Diyet yapan insanların öncelikle kulaktan dolma bilgilere dayanan, internetten buldukları diyetleri uygulamamaları, beslenme ile ilgili konuları mutlaka diyetisyenlere danışmaları gerekmektedir. Onun dışında sağlıklı bilinen besinleri fazla miktarda tüketmemeleri gerekmektedir. Mutlaka ara öğün yapmalarını öneriyoruz. Ara öğünler önemli gibi görünmese de, tüketilmedikleri takdirde daha hızlı kilo vereceklerini düşünseler de, ara öğün hem metabolizmalarının hızlanmasında hem de kan şeker seviyelerinin dengelenmesinde yardımcı olacaktır.
Diyet programı uygulayan herkesin yaptığı en büyük yanlış ise, kilo vermek adına, alınan kalori miktarını aniden düşürmeleridir. Birden düşürülen kalori sonrasında bireyler kilo vermeye başlayabilirler fakat daha sonrasında metabolizmaları yavaşlayacağından dolayı kilo vermeleri duracaktır. Unutulmaması ve dikkat edilmesi gereken durumlardan biri de zayıflamaya çalışırken, alınan kalori miktarının yavaş yavaş azaltılmasıdır.
Diyet yapmak için en uygun mevsim diye bir şey aslında yoktur. Fakat kış aylarında kat kat giyilen kıyafetlerin, insanların kilolarını saklamalarına yardımcı olduğundan kış ayları diyet yapmak için çok tercih edilmemektedir. Yaz ayları yaklaşmaya başladığında kilolar saklanamadığından daha çok tercih edilmektedir.
Diyet kelimesini duyunca insanlar, istedikleri hiçbir şeyi yiyemeyeceklerini düşünürler. Bu düşünce tarzı da besinlere olan açlık hislerinin artmasına ve diyetlerini bozmalarına sebep olmaktadır. Öncelikle bu düşünce tarzının yanlış olduğunu, bütün besinleri tüketebileceklerini fakat miktarlarına dikkat etmeleri gerektiğini bilmelidirler.