Tükettiğiniz besin miktarı doğru mu? Bazı besinler sağlıklı diye ihtiyacımızdan fazlasını tüketebiliyoruz. Örneğin sağlıklı diye zeytinyağını bolca kullanabiliyor, fazla meyve yiyebiliyor, fark etmeden avuç avuç kuruyemiş tüketilebiliyor. Diğer yandan az yediğini söyleyen kişiler aslında fazla ekmek tükettiğini de kimi zaman fark edemeyebiliyor. Besinin sağlıklı olması aşırı miktarda tüketilmesi anlamına gelmiyor. Zeytinyağı ve fındık ile ceviz gibi kuruyemişlerin yanı sıra meyve gibi sağlıklı besinler aslında az miktarlarında bol kalori içeriyorlar. Normalde 1 yemek kaşığı zeytinyağı ile yapılmış 1 porsiyon sebze yemeği yaklaşık 100 kalori iken, zeytinyağı sağlıklı diye bolca konulduğunda, bu rakam 300-400 kalorilere çıkabiliyor. Bu yüzden besin tüketim miktarı detaylı bir şekilde gözden geçirilmeli. Unutmayın ki her sağlıklı besin sınırsız tüketileceği anlamına gelmiyor. Çözüm Fazla kilonuz varsa, besin miktarı problemini diyetisyen yardımıyla sizin ihtiyaçlarınıza uygun miktarlarda ayarlanmasını sağlayarak aşabilirsiniz. Hiçbir besinin fazlasını tüketmemeniz gerekiyor.

İnsülin direnci kilo vermenizi zorlaştırabilir Tükettiğimiz birçok besinden bir miktar şeker alıyoruz. Bu şekerin karaciğer, kaslar ve yağ dokusu gibi organ ile dokular tarafından kullanılmaları gerekiyor. İnsülin hormonu yardımıyla bu şekerler dokular tarafından kullanılıyor. Eğer dokular insüline direnç geliştirmişse, artık bu besini olması gerektiği gibi kullanamıyor. Yani kalori harcamanız zorlaşıyor, bunun sonucunda da daha zor kilo vermeye başlıyorsunuz. Çözüm Öncelikle insülin direncinizin olup olmadığını doktora giderek öğrenmelisiniz. Eğer insülin direnciniz varsa; diyetisyen yardımıyla size uygun bir beslenme programı oluşturmalısınız. Fiziksel aktivite de kandaki artmış şekerin kullanılmasını sağlıyor. Bu nedenle engeliniz yoksa yeterli ve dengeli beslenme ile spor ikilisini yaşam tarzınız haline getirin.

Harcadığınız enerji aldığınız kalori miktarından daha az Zayıflamanın şartı, günlük olarak besinlerden aldığınız kalorinin, yaktığınız kaloriden daha az olmasıdır. Zayıflamak için bunun sağlanması gerekiyor. Hareketsiz bir yaşam sürüyorsanız ve gün boyu masa başında çalışıyorsanız günlük harcadığınız kalori az olmakla beraber, zamanla bazal metabolizma hızınız düşebiliyor. Yani az yemek yiyerek çok az kalori alsanız bile, vücudunuz bu enerjiyi harcayamadığı için kilo vermeniz zorlaşıyor. Çözüm 1 haftalık besin listesi ve fiziksel aktivite kaydı tutun. Hangi saatlerde, ne kadar, ne yediğinizi ve ne kadar hareket ettiğinizi bilmeniz, enerji açığınızı hesaplamanızı sağlar. Bu kaydın değerlendirilmesi konusunda diyetisyeninizden yardım almanız yararlı olur.

Kullandığınız ilaçlar kilo vermenizi zorlaştırabilir! Kortizon ve antidepresanlar gibi bazı ilaçların kilo aldırma ihtimali bulunuyor. Kadın doğum için kullanılan bazı ilaçlar ve bazı hormon tedavileri de kilo alımına neden olabildiği gibi kilo kaybını zorlaştırıyor. Bu ilaçlar enerji harcama hızını azaltabiliyor, iştahı arttırabiliyor ve vücutta su tutabiliyor. Çözüm Kortizon desteği alıyorsanız olabildiğince fazla tuz, şeker ve yağdan kaçınmalı, kullandığınız ilacın dozu ve süresine göre ayarlanmış doğru diyet programı uygulamalısınız. Bu programı ilacı bıraktıktan ortalama 2 hafta sonrasına kadar devam ettirmelisiniz. Antidepresan kullanıyorsanız özellikle fazla yemek yeme eğiliminde de olabilirsiniz. Bu nedenle yüksek kalorili besinlerden kaçınmalı, sağlıklı besinlere yönelmelisiniz. Ayrıca omega-3 yağ asidinden (balık, ceviz gibi) ve B grubu vitaminlerden zengin beslenmeyi de ihmal etmeyin.