Gezdiğiniz sanat müzesinden anı niteliğinde bir materyalle ayrılın. Müzeyle ilgili tanıtım broşürü, müzeyi anımsatan bir hediyelik eşya, müze bileti bile olabilir. Çocuğunuzun da bunu alışkanlık edinmesini sağlayın. Sakladığı hatırayı her gördüğünde müzedeki eserler aklına gelecektir.

Ayrıca ilköğretimde okuyan çocuklarda başarılı olmuş bir uygulamayı da deneyebilirsiniz: Müze gezisi sırasında onların sanat eserleri ile fotoğraflarının çekilmesi çok hoşlarına gittiği gibi albümlerine de giriyor. Eğer müzenin bazı bölümlerinde fotoğraf çekilmesine izin veriliyorsa bunu deneyebilirsiniz. Gezi sonrasına koyduğunuz ve onların en sevdiği yiyeceklerden oluşan bir yemek de, müze gezisinin unutulmamasını sağlıyor. Bu, başka müze gezilerine ilgi duymalarına zemin hazırlıyor. Çocuğunuzun müze gezisini başından sonuna kadar fotoğraflarla sunum haline getirip sınıfta gösterilmesini sağlayabilirseniz eğer, diğer öğrenciler ebeveynleriyle o müzede soluğu alabiliyor.

Yurtdışında sanat müzesi ziyaretleri bir alışkanlık. Ebeveynler nasıl yaşıyorsa çocuk da onu örnek alacaktır. Bu alışkanlık da çocukluktan gelen bir süreci içeriyor. Bebeğinizle gidip eserlerden hikayeler uydurarak, ona masal gibi anlatabilirsiniz. Onları da eserlerin önüne getirerek görsel hafızalarının gelişmesini sağlayabilirsiniz. İleride çocuğunuzun ruhu doygun, zihni temiz, hayal gücü geniş olmasına sanatla iç içe geçen çocukluğunun büyük faydaları olabilir.